ŞAM – İşgal edilen Suriyeli Golan’da yaşayan halkımız, her yeni günde, Suriye ulusal kimliğine olan bağlılıklarını sürdüreceklerini, Golan’ın Arap Suriyeli olduğunu ve öyle kalacağını belirterek, İsrail işgal varlığının 39 yıl önce Golan’ı ilhak etme yönündeki meş’um kararının geçersiz olduğunu ve kağıt üzerinde mürekkep olarak kalacağını vurguluyor.
İşgal otoritelerinin 14 Aralık 1981’de verdiği meş’um kararının ilk anından itibaren işgal altındaki Golanlı halkımız, İsrail’in keyfi icraatlarıyla karşı karşıya kaldı ve kendileri aleyhine bu geçersiz kararın idari hükümlerinin uygulanmasını engelledi, aynı yılın 25 Mart’ında çıkardıkları “ulusal belgeye” bağlı kalarak, İşgal altındaki Golan’ın Suriye’nin ayrılmaz bir parçası olduğu ve Suriye Arap vatandaşlığının doğal ve kalıcı bir nitelik olduğunu belirtti.
14 Şubat 1982’de de işgal altındaki Golan’da yaşayan halkımız, işgal edilen Golan’ın çeşitli bölgelerinde tam bir felce ve Golan halkının bu ırkçı kararı boykot eden redci iradelerini dayatabildiği kitlesel gösterilere yol açan meş’um ilhak kararını ve “İsrail kimliğini” dayatma girişimlerini reddetmek için işgalcilere karşı altı ay süren ulusal bir grev düzenledi.
Neler olduğuna dair medya karartması ortasında, evler, yaşlılar, genç erkekler ve kadınlar için yaygın tutuklamalar, su ve elektriğin kesilmesi ve vatandaşlardan yiyecek tedarikinin engellenmesiyle karşılık veren işgalin demir ve ateşle karşıladığı direniş sırasında Golan’daki halkımızın da onayladığı ilke, “boş bir karar kağıt üzerinde mürekkep kalacak” ilkesidir.
17 Aralık 1981’de BM Güvenlik Konseyi, İsrail’in meş’um ilhak kararını tamamen reddeden, bunu geçersiz ve hükümsüz bulan ve Suriyeli Arap Golan’ın kimliğini doğrulayan 497 sayılı kararı yayınladı.
Serbest bırakılan mahkumların en kıdemlisi Sıdkı al Makt, işgal edilen Golan’ın topraklarına ve Suriye Arap kimliğine bağlılığını birden fazla kez vurguladı. İşgal altındaki Golan’ın kurtuluşu ve anavatanı Suriye’ye dönene kadar tüm Yahudileştirme planlarını engellemek için topraklarını İsrail işgaline karşı savunmaya devam etti.
Bugün de, Golan halkı kendilerini topraklarında kök salan sözler ve eylemlerle yineliyor toprağı kurtarmak ve İsrail işgalcisinin agresif önlemleri ve planlarıyla yüzleşmek için mücadele yoluna devam ediyor. Bu, birkaç gün önce, işgal teşkilatının planlarıyla karşı karşıya kaldıkları sırada tüm yaşam kollarının genel ve kapsamlı greviyle tecelli etti. Ayrıca geçen yıl ABD Başkanı Donald Trump’ın Golan Tepeleri konusundaki deklarasyonunu ve sözde “yerel konsey seçimleri”ni kategorik olarak reddettiklerini belirterek, Suriye haklarına ve topraklarına bağlılıklarını yinelediler.