Suriye Arap Haber Ajansı – SANA Suriye Arap Haber Ajansı – SANA
Related Articles
ŞAM – Bakanlar Kurulu Başkanlığında düzenlenen açık diyaloğa katılanlar, bugün Başbakan İmad Hamis başkanlığında, ticaret birlikleri, ticaret, tarım ve sanayi odaları, ihracatçılar, kurumsal yöneticilerle elit uzmanlar ve akademisyenler’i temsil eden yaklaşık 140 şahsiyetin katıldığı bu programın bileşenleri için en iyi “yürütme” formülüne varmak amacıyla 2030 yılına kadar “Savaş Sonrası Suriye’nin Kalkınma Programı” belgesini tartıştılar.
Diyalog başlangıcında, Planlama ve Uluslararası Planlama ve İşbirliği Kurumu Başkanı Dr. İmad Sabuni, projenin eksenleri ve uygulama aşamaları ile kurumsal yapı, yeniden yapılanma, altyapı geliştirme, doğal kaynak yönetimi, yerel toplum gelişimi, bilimsel araştırma ve sağlık bakımını geliştirme ile ilgili 12 programdan oluşan “Yürütme Çerçevesi” hakkında bir sunum yaptı.
Katılımcılar, gerçekçi verilerin benimsenmesi, Suriye ekonomisinin gelecek plan ve programlarının temeli olarak net bir şekilde tanımlanması, tamamlanma aşamalarının sürekli yollara bağlanması, insani gelişme ve merkezi olmayan planının tamamlanması ile kalkınma sürecinde idari birimlerin rolüne odaklanma çağrısında bulundu.
Müdahaleler, ekonomik fizibilite sağlayan programın uygulanmasına öncelik verilmesi ve vergi kaçakçılığı gibi ekonominin yapısının olumsuz yönlerini ele alma ihtiyacı yanı sıra, vatandaşların katılması ve programın detayları hakkında bilgilendirilmesi gerekliliği ile yürütme çerçevesinin “coğrafi ve mekan olarak” gelişim haritasının oluşturulması üzerinde odaklandı.
Üniversiteler, federasyonlar ve Yüksek Öğretim Kurulundan, uygulanabilir çıkışlara ulaşmak hedefiyle ekonomik, altyapı ve hizmetler ile ilgili konuları araştırmak için nüfus araştırması ve Sosyal İşler ve Çalışma Bakanlığı uzmanlarının katılımıyla özel atölyeler düzenlemeleri istenmiştir.
Programı tamamlamak için gereken mali kaynaklar hakkında ise Başbakan Hamis, kamu ve özel sektör ile Suriye bankalarından temin edilebilecek kredilerle iç ve dış yatırımlar arasındaki zati ve katılım kaynaklarını içerdiğini açıklayarak, programın tüm sektörlerin mevcut gerçekliğinden başlayarak karakterizasyon sürecinin yaklaşık 8 ay sürdüğünü ifade etti ve hükümetin, idari birim kadrolarını hazırlamak ve eğitmek için bir plan başlattığını belirtti.
Başbakan, programın Suriye devletinin gücünün bir kanıtı olduğunu, savaş şartları ve sonuçları ile kaygıları tarafından engellenmediğini ve vatandaşların tüm sektörlerde geleceklerini planlamak için günlük gereksinimlerini sağladığını belirterek, Suriye’nin kalkınmanın bileşenleri ve egemenliğin savunulması ile ilgili her şeyde nereye gideceğini bildiğini vurguladı.
Programın Suriye’nin geleceği için ulusal bir belge oluşturduğunu, devletin bileşenlerini yeniden imar ve inşa etmek için doğru yolu belirlediğini söyleyen Başbakan Hamis, programın ulusal uzmanlık yanı sıra kuruluş, parti, sendika ve ulusal organların katılımıyla yapılmasının, dünya ülkelerine Suriye için planlamaların oğulları tarafından yapıldığına dair siyasi bir mesaj olduğunu, aynı zamanda da Suriyeli vatandaşa da devletin geleceği inşa etme yolunda ilerlediğini belirten bir mesaj olduğunu belirterek, diyalog oturumundan gelen öneri ve tavsiyelerin ele alınacağını ve belgenin uygulamaya konulmadan önce Suriyelilere sunulacağını açıkladı.
Gazetecilere açıklamalarında Barolar Birliği Başkanı Nizar Skeyf, kriz sonrası Suriye projesinin yasal, politik, ekonomik ve sosyal bütün boyutlarıyla bütünleşmiş egemenlik vizyonu oluşturduğuna işaret ederek, katılımcıların önümüzdeki yıllarda Suriye’nin geleceğine odaklanan özel görüşlerini tartıştıklarına dikkat çekti.
Şam Üniversitesi’nden Profesör Dr. Ensaf Hamad, yürütme çerçevesi programının insani gelişme yönüne odaklanmak ve sonuçları düzenli aralıklarla değerlendirmeye çağrıda bulunurken, Profesör Dr. Raslan Haddur ise, projenin Suriye’nin geleceği için önemli olduğunu, bu projede Suriye ekonomisinin projeler ve operasyonel icraatlar kanalıyla yaşadığı sorunların gözden geçirilmesi zorunluluğu üzerinde yoğunlaştığını dile getirdi.
Çeviri: S. Şahhut.
