Propaganda ve Histerik Durumun Nedeni Budur

NEW YORK – Suriye’nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Beşşar el Caferi; Suriye’nin, uluslar arası insani kanunlara saygı duyacak, sivillerin korunmasına ve insani yardımların vatandaşlara ulaştırılmasıyla birlikte çocukları eğitim öğrenim hakkını temin edecek hiçbir karara itirazı olmadığını belirtti.

BMGK’nin bugün Halep’e uluslar arası gözlemcilerin gönderilmesi konusunda onayladığı 2328 sayılı kararı ardından basın açıklaması yapan Caferi; fakat Suriye’nin, BMGK’de üye bir kısım devletlerin Suriye’de illegal ajandalarını hayata geçirme amacıyla insani örtü altında BMGK’ye karar tasarıları sunmalarına kesinlikle karşı olduğunun altını çizdi. Caferi Fransa ve İngiltere’nin de Suriye devletine yönelik düşmancı tutumları ve propagandalarının yanı sıra Suriye ordusunun teröre karşı mücadelesini sabote etme kapsamında bu gibi karar tasarıları sunduklarına dikkat çekti.

Suriye’nin BMGK’nin onayladığı kararı Suriye halkına insani yardım takdim edilmesinde bir kısım devletleri test etme niteliğinde saydığını ifade eden Caferi; kararda aynı mekanda bulunan Uluslararası Kızılhaç Örgütü ve Suriye Kızılay Örgütünün yanı sıra İnsani İşlemler Koordinasyon Ofisinden gözetmenlerin kararın hayata geçirilmesini deneylemekten söz ettiğine vurgu yaptı. Caferi yabancı elemanların getirilmesi ya da mevcut elemanların değiştirilmesinden söz etmediğinin altını çizerken, Suriye hükümetinin de altı yıla yakın bir süredir bu elamanların güvenliğini başarıyla garantilediğine dikkat çekti.

Caferi Suriye hükümetinin ülkenin istisnasız tüm bölgelerinde ve halkın tüm kesimleri ve bileşenlerine insani yardımların %80’inden fazlasını kendi başına takdim etmeye devam ettiğine vurgu yaptı. Suriye hükümetinin de bunu vatandaşları açısından kendi sorumluluğu ve görevi olarak gördüğünü beliren Caferi; BM’nin ise insani yardımlar konusunda üstüne düşen görevi yapmadığını kaydetti. Caferi iyi niyet iddia edenlerin bu iyi niyetlerini kanıtlamaları ve Suriye hükümeti ile birlikte insani sorumluluklarını üstlenmelerinin zamanı geldiğini ifade etti.

Caferi; Suriye hükümetinin Halep Kentinin doğu semtlerinde bir kısım devletlerin ‘ılımlı muhalifler’ adını vermeye çalışıp kolladıkları azılı teröristlerin pençesinden kaçan 100 binden fazla sivil vatandaşı karşılayıp güvenli bölgelere aktardığını ve tüm temel gereksinimlerini karşıladığına dikkat çekti. Suriye hükümetinin aynı zamanda Halep’in doğusunda bulunan teröristlerin aileleriyle birlikte başka bölgelere sağ salim aktarılmalarına da izin verdiğine vurgu yapan Caferi; bu otobüslerde bulunan sivillerin ordu birliklerimizin bulundukları noktalara gönüllü olarak hareket edip orduya sığındıklarına vurgu yaptı. Caferi teröristlerin Halep Kentinin doğu semtlerinden tahliye edilmeleri anlaşmasını birçok şekilde ve birçok kez ihlal ettiklerin belirtirken, buna rağmen Suriye’nin bu semtlerde arta kalan silahlı teröristlerin tahliyesine devam etmeye hazır olduğunu ifade etti.

Caferi; BMGK’de üye bir kısım devletlerin ‘ılımlı muhalifler’ adını verme ve onları kollamaya ısrar ettikleri terör örgütlerin İdlib kırsalında kuşatma altında tuttukları Fua e Kefrayya beldelerinden tahliye edecek otobüslerin yolunu kestiklerini ve otobüsleri ateşe verdiklerini de belirtti. Teröristlerin otobüslere saldırılarında medya haberlerinde iddia edildiği gibi 5 değil, 25 otobüsü yaktıklarına dikkat çeken Caferi; şoförlerden birini şehit ettiklerini, 3’ünü de rehine aldıklarını da kaydetti. Caferi adlarında ayrı özlerinde aynı teröristlerin Şam’ın Meydan Semtinde polis karakolunu hedef almada insanlığa sığmayacak bir şekilde 8 yaşlarında küçük bir kız çocuğuna bomba düzeneği yerleştirip havaya uçurduklarına da dikkat çekti. Caferi BMGK ve üyelerinin bu vahşi eylemler konusunda sessiz kalmalarının da garipsenecek bir durum olduğuna işaret etti.

Halep Kentinin doğu semtlerinde azılı teröristlerin arasında bulunan Türk, Amerikan, İsrailli, Katarlı, Suudi Arabistanlı, Ürdünlü ve Faslı istihbarat subaylarının bulunduğunu vurgulayan Caferi, bu subayların birçoğunun adını da açıkladı. Caferi bu yabancı istihbarat subaylarının Halep’in doğu semtlerinden azılı ve radikal teröristlerle birlikte kaçmaya çalıştıklarına dikkat çekerken, uluslar arası düzeyde Halep konusunda yürütülen hırçın propaganda ve histerik durumun nedeninin bu olduğunu vurguladı.

Check Also

Arnus Hindistan Büyükelçisiyle Suriye-Hindistan İlişkilerini Görüştü

ŞAM (SANA) – Başbakan Hüseyin Arnus bugün Hindistan’ın Şam Büyükelçisi İrşad Ahmed ile endüstriyel, bilim, …