Görüşmeler 24 Saat İçinde Başlamazsa Suriye Heyeti Şam’a Dönecek (video)‏

ŞAM – Başbakan Yardımcısı Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanı Velid el Muallim Cenevre’de Suriyeliler arasında yapılacak görüşmeler konusunda basın toplantısı düzenledi.

Basın toplantısında Muallim Suriye Arap Cumhuriyeti hükümetinin, BM genel sekreterinin Suriye özel temsilcisi Staffan de Mistura’dan Suriyeliler arasında Cenevre’de yapılacak görüşmeler çerçevesinde 14 Mart Pazartesi günü Suriye hükümeti heyeti ile bir araya geleceğine ilişkin davet aldığını belirtti. Muallim Suriye Arap Cumhuriyeti heyeti ile de Mistura arasındaki toplantının Cenevre’deki BM binasında olacağını ifade ederken, de Mistura’nın ilk başta Suriye hükümeti heyeti ile bir araya gelmesini iyi olduğunu söyledi.

1Suriye Arap Cumhuriyeti heyetinin Cenevre’de görüşmelerin başlaması için en çok 24 saat bekleyeceğini ifade eden Muallim; 14 Martta başlaması kararlaştırılan görüşmelerin 24 saat içinde başlamaması halinde Suriye heyetinin Şam’a döneceğini belirtti. Muallim bu durumda Suriye’nin görüşmelerin aksatılması sorumluluğunu da diğer tarafa yükleyeceğinin altını çizdi.

Muallim Suriye’nin; de Mistura’nın BMGK tarafından görevlendirilmesinin yanı sıra Viyana deklarasyonları çerçevesinde Cenevre’de yapılacak diyalog görüşmelerinde özellikle dış ajandalara bağlı olmayan ulusalcı muhalefetten mümkün olduğunca geniş kesimi kapsamasını umut ettiğini vurguladı.

BM temsilcisi de Mistura’nın Suriye’de cumhurbaşkanlığı seçimlerinden söz etme hakkı olmadığını ifade eden Muallim; bu konudan söz etmesiyle uluslar arası tüm belge ve kararları ihlal etmiş olduğunu söyledi. Muallim cumhurbaşkanlığı seçimleri meselesinin sadece ve sadece Suriye halkının mutlak hakkı olduğunun altını çizerken Suriye’nin, de Mistura’nın başka tarafların gönlünü almak için tarafsızlıktan uzaklaşmasını kabul etmeyeceğini vurguladı.

13 Nisan tarihinde yapılması beklenen Halk Meclisi ya da Parlamento seçimlerinin tamamen anayasal bir istihkak olduğunu ve kimsenin bu konuda çekimser olmasının kabul edilemez olduğunu ifade eden Muallim; tüm Suriyelileri seçimlerde yoğun katılıma çağırdı.

2Muallim Suriye’nin çatışmaların durdurulması anlaşmasını kabul ettiğini ve bu anlaşmaya bağlılığını sürdürdüğünü ifade ederken, anlaşmanın bir çok kez ihlal edildiğini; Suriye ordusunun bu ihlallerin bir kısmına karşılık verdiğini bir kısmına da vermediğini belirtti. Muallim Suriye ordusunun anlaşmanın ihlallerine karşı cevap verme hakkını bir kez daha vurguladı.

Anlaşmanın hayata geçirilmesinden önce Suriye ordusunun birçok bölgede dış güçlerin destekledikleri teröre karşı önemli ve stratejik ilerlemeler sağladığını, konumunun da oldukça güçlü olduğunun altını çizen Muallim; Suriye’nin anlaşmayı sadece ve sadece Suriyelilerin kanlarının akıtılmasına sınır koyma hedefiyle kabul edip uyguladığını vurguladı.

Suriye’deki krizin sona doğru yöneldiğini belirten Muallim; silah taşıyan tüm Suriyelileri çatışmaları durdurma anlaşmasından istifade edip silahını bırakmaya, uzlaşmaya katılma ve vatan kucağına dönmeye çağırdı.

Suriye’ye karadan askeri müdahale konusunda ise Muallim; hiç kimsenin böyle bir şeye cesaret etmesinin mümkün olmadığının altını çizerken, bu yöndeki açıklamaların gerilemesi ve ABD başkanı Barack Obama’nın son açıklamalarının bunu kanıtladığını belirtti.

3Başbakan Yardımcısı Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanı Muallim basın toplantısında Suriye halkının, ülkenin bölünmesi yönündeki her hangi bir çabayı mutlak bir şekilde reddedeceğinin altını çizdi.

Başbakan Yardımcısı Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanı Muallim basın toplantısında Suriye halkının, ülkenin bölünmesi yönündeki her hangi bir çabayı mutlak bir şekilde reddedeceğinin altını çizdi. Rusya Dışişleri Bakanı Yardımcısı Sergey Ryabkov’un Suriye’nin bölünmesi konusunda yaptığı açıklamalarının saptırıldığına dikkat çeken Muallim; Ryabkov’un federal yönetimlerde Suriyelilerin onayını şart koyduğuna vurgu yaptı. Muallim Suriyelilerin federal yönetimlerden söz etmeyi reddettiklerini, Suriye’nin toprak ve halk bütünlüğünün korunmasına kararlılıkla bağlı olduğunun altını çizdi.

Suriyeli Kürtlerin Suriye halkının vazgeçilmez bir bileşeni olduğunu vurgulayan Muallim; kardeş Kürtlerin teröre karşı savaşta Suriye halkının diğer kesimleriyle aynı hendekte olduklarını ifade etti.

Muallim Suudi Arabistan rejiminin dışişleri Bakanı Adil el Cubeyr’in açıklamaları konusunda ise; bu açıklamaların Cübeyr tarafından sürekli olarak tekrarlanan değersiz açıklamalar olduğunu, Suudi rejiminin bu gibi açıklamalarda bulunmasından önce kendi aynada görmesi gerektiğini belirtti.

4Suriye halkının her zamandan daha çok umutlu olduğunu belirten Muallim; Suriye Arap Cumhuriyeti heyetinin Cenevre görüşmelerine diyalogun başarısı için gittiğinin altını çizerken, fakat bu başarının sadece Suriye heyetine bağlı olmadığını belirtti. Muallim Suriye’de yönetimi teslim alma hayalleriyle Cenevre’ye gideceklerin sahada bu hayallerini gerçekleştirememeleriyle Cenevre’de gerçekleştirmeyi akıllarına bile getirmemeleri gerektiğini vurguladı.

BM’nin Suriye konulu belgelerinin hiç birinde Suriye’de cumhurbaşkanlığı makamında geçiş sürecinden söz edilmediğinin altını çizen Muallim, dolayısıyla ‘geçiş süreci’ kavramının netleştirilmesi gerektiğini belirtti. Muallim Suriye’nin bu süreci, mevcut anayasadan yeni bir anayasa, mevcut hükümetten diğer tarafların katılacağı yeni bir hükümete intikal olma anlamında anladığını belirtti.

Suriyelilerin cumhurbaşkanlığı makamından söz edecek hiç kimseyle diyaloga geçmeyeceğini belirten Muallim; sadece ve sadece Suriye halkının hakkı olan bu meselenin kırmızı çizgi olduğunu ifade etti

Muallim mevcut anayasanın, yeni anayasanın referanduma sunulması ve halk tarafından onaylanmasına dek yürürlükte kalacağını belirtirken, yapılması beklenen parlamento seçimlerinin Cenevre’deki görüşmelerle hiçbir ilgisi olmadığını vurguladı.

Suriye’nin Cenevre görüşmeleri için kesinlikle önkoşul dayatmadığının altını çizen Muallim; Suriye ve yönetimini bilen herkesin, ne devletlere ne de gruplara hiçbir şekilde boyun eğmeyeceğini bileceğini belirtti.

Arap Birliğinin Lübnanlı Hizbullah ve Iraklı Halk Güçlerine karşı kararı konusunda ise Muallim; NATO’ya Libya’ya askeri müdahalede bulunma yetkisi veren bu birliğin söz konusu kararının garipsenmediğini belirtti. Muallim Suriye’nin Arap Birliği adı altında olan bir kurumu çoktan beri unuttuğunu, Hizbullah ve Irak Halk Güçlerini ‘terör örgütleri’ olarak nitelendiren bir kurumda yer almama onuruna sahip olduğunu söyledi.

5Başbakan Yardımcısı Dışişleri ve Gurbetçiler bakanı Muallim; Suriye halkı ve çıkarları için çaba harcayacak birinin bu halkın günlük yaşamlarını bile etkileyen tek taraflı ekonomik yaptırımlar dayatmaması gerektiğini belirtti. Muallim Suriye halkı ve çıkarlarını kolladıklarını iddia eden kimi tarafların yaptırımlar uygulamalarının yanı sıra bu halkı hedef alan terörü desteklediklerine dikkat çekti.

Türkiye rejiminin Suriye’de insani durumlar konusundaki açıklamalarını eleştiren Muallim; bu rejimin dünyanın her yerinden toplayıp desteklediği tekfirci ve kiralık teröristleri Suriye ve halkına karşı salmasının yanı sıra insani yardım adı altında bu teröre her türlü askeri ve lojistik destek gönderdiğine vurgu yaptı. Muallim Türkiye rejiminin insani yardım adı altında teröre silah ve mühimmat gönderdiği sırada, gıda ve benzeri insani yardımların ise sınır kapılarından geçişini engellediğini belirtti.

ABD’nin ‘ılımlı muhaliflere eğit donat programından’ yeniden söz etmesi konusunda ise Muallim; ABD’nin daha önce aynı amaçlı olarak ayırdığı 500 milyon dolarlık bütçenin IŞİD ve Nusra Cephesine gittiğini hatırlattı. Suriye’de ‘ılımlı muhaliflerin’ bulunmadığının herkes tarafından bilindiğine dikkat çeken Muallim; terörü destekleyen tarafların olayların başından beri teröre desteklerini örtbas etmek için farklı süreçlerde farklı adlandırmalar bulup kullanmalarının alışkanlık haline geldiğini ifade etti. Muallim her şeye rağmen Suriyelilerin krizin sona doğru yönlendiği konusunda umutlu olduklarını sözlerine ekledi.

Muallim Suriye’de ulusal uzlaşma çabalarının hükümetin temel önceliklerinden olduğunun altını çizerken, kriz alevinin hafifletilmesinin uzlaşma yoluyla olacağı inancını ifade etti. Ulusal uzlaşma çabalarında Rusya’nın rolünün önemine dikkat çeken Muallim, önemli olanın da sonuç olduğunu söyledi.

https://www.youtube.com/watch?v=dErSpWyCpN0

Check Also

İsrail’in Homs Kırsalındaki Kusayr Bölgesini Hedef Alan Saldırganlığı Sonucu 2 Sivil Yaralandı

HOMS (SANA) – İsrail’in Homs’un güneybatı kırsalında Lübnan sınırına yakın Kusayr bölgesini hedef alan saldırganlığı …