Suriye Arap Haber Ajansı – SANA Suriye Arap Haber Ajansı – SANA
Related Articles
ŞAM – Cumhurbaşkanı Beşşar el Esad terörle mücadelenin istikrarlı, daimi ve ilkesel olması gerektiğini belirtirken herhangi bir olaya karşı sırf tepkiden ibaret olmaması gerektiğini belirtti.
Kimi Avrupalılar Petrol-Dolar Karşılığında İlkelerini Sattılar
Hollanda Resmi Televizyonunun 2. Kanalına verdiği röportajda el Esad; Avrupalı yetkilileri Türkiye üzerinden teröre yapılan beşeri, askeri, lojistik ve maddi desteğin kesilmesine çaba harcamalarına çağırdı. El Esad Avrupalı kimi yetkililerin Petro-dolar karşılığında ilkelerini sattıklarını, Suudili Vahhabi kurumların Avrupa’da radikal ideolojiyi yaymalarına ve bu kurumların Suriye’ye tekfirci göndermesine izin verdiklerinin altını çizdi.
Teröristlerle Müzakerelere Girmek Mümkün Değildir
Suriye’nin olayların başladığı ilk günden itibaren tutumlarını iki temel dayanak üzerine yapılandırdığını vurgulayan el Esad; bu dayanakların ilkinin diyalog, ikincisinin ise terörle mücadele olduğunu ifade etti. Suriye’nin günümüzde de aynı tutum ve politikaları sürdürdüğüne dikkat çeken el Esad; Suriye hükümetinin teröristlerle müzakerelere girmesinin mümkün olmadığını da bir kez daha ifade etti. El Esad silah taşıyan, halkı öldüren, özel ve kamu mülkleri sabote eden her şahısın terörist olduğunu belirtti.
Kanıt Ortadadır
Beş yıla yakın süren savaştan sonra Suriye’den neyin kaldığına ilişkin soruya cevabında el Esad; kalanların halkla ilgili olduğunu ifade etti. El Esad; savaş sırasında altyapı ve hizmet kurumlarının önemli bir bölümünün sabote edildiğini söyledi.
Asıl sorulması gereken sorunun Suriye ve halkının tüm bu süre içinde evrensel destekle yürütülen savaş ve bu tekfirci ideolojiye karşı nasıl mücadele ettiğinin sorulması gerektiğine dikkat çeken el Esad; sosyal ve siyasi muhtelif kesimleriyle Suriye halkının dünyanın her yerinden gelen bu tekfircilere karşı Suriye hükümetine desteklerine daha çok bağlı olduklarını söyledi.
Bunun kanıtının da hükümetin kontrolündeki bölgelerde her kesimden ve her bileşenden insanların birlik beraberlik içinde yaşadıklarını ifade eden el Esad; teröristlerin bulundukları bölgelerde ise sadece aynı renkten insanların bulunduğunu, veya hiçbir sivil olmayıp sadece teröristlerin bulunduğuna dikkat çekti.
Büyük Çoğunluğunun Geri Dönme Arzusu Suriye’nin Tutumunu Doğruluyor
Suriye’yi terk edenlerin sayısının oldukça yüksek olduğuna ilişkin soruya cevabında el Esad; bunun kuşkusuz acı verici bir durum olduğunu söyledi. Mevcut koşullar içinde herkesin büyük acılar yaşadığını ifade eden el Esad; Suriye hükümetinin de bu acılara yol açan terörü yok etmeye çalıştığını belirtti. El Esad yurdu terk edenlerin, terör saldırıları ve altyapıyı sabote etmelerinden dolayı terk ettiklerini belirtti. Bir diğer nedenin ise Suriye halkı için timsah gözyaşları döken devletlerin uyguladıkları ekonomik yaptırımları olduğunu da ifade eden el Esad; teröre destek veren bu devletlerin de Suriye’de kötüleşen insani durumları politikleştirip fırsat olarak değerlendirmeye çalıştıklarına vurgu yaptı.
El Esad her şeye rağmen Suriye’de terörün yok edilip güvenlik ve istikrarın sağlanması ardından Suriye’yi terk edenlerin büyük çoğunluğunun evlerine dönme arzusunda olduklarını, bunun da Suriye hükümetinin tutum ve politikalarının doğruluğunu kanıtladığını belirtti.
Suriye Hükümetinden Destek Alan Ailelerini Ziyaret Edebilirsin
Yurtdışına kaçanların bir kısmının Suriye hükümeti ve ordusundan korkuları nedeniyle kaçtıklarına yönelik söylemlere ilişkin soruya cevabında el Esad; “sizler şu an buradasınız ve istediğiniz zaman istediğiniz bölgeyi ziyaret edip orada yaşayan teröristlerin ya da denildiği gibi silahlıların aileleriyle görüşebilirsiniz. Bu ailelerin her hangi bir sorun olmaksızın Suriye devletinin desteği ve gözetimi altında yaşadıklarını görebilirsiniz. Başka bölgelerde radikal terörist evlatları halka, orduya, özel ve kamu mülklere saldırırken, aileler burada halkın arasında güven içinde yaşıyor. Şayet Suriyeliler Suriye ordusu ve hükümetinden korktukları için yurtdışına kaçıyorlarsa, evlatları terör saflarında bulunan bu aileler neden Suriye’yi terk etmedi…” şeklinde konuştu.
Halkını Öldüren Bir Hükümetin O Halkın Desteğini Alması Mümkün Değildir
Avrupa’ya giden Suriyelilerin Suriye’de işkence, cezaevleri ve ordunun katı teamülünden söz ettiklerini ve bu yüzden Suriye’den kaçtıklarını anlattıklarına ilişkin soruya cevabında el Esad; bunun doğru olup olmadığından emin olmak için gerçekçi olup durumları incelemek gerektiğini ifade etti.
Sözlerine devam eden el Esad bu söylemlerin mantıkla hiçbir ilgisi olmadığına dikkat çekerken, çok sayıda devletin desteklediği bir savaşa karşı mücadelede halkın desteğinin büyük bir önem taşıdığını belirtti. El Esad Suriye’deki koşullar gibi durumlarda halk desteğinin güç anlamına geldiğini ifade ederken, halkın gücüne ihtiyacı olan bir hükümetin o halkı öldürmesi, ona işkence etmesi ya da kendisinden uzaklaştıracak herhangi bir icraatta bulunmasının kesinlikle çıkarlarına hizmet etmeyeceğini söyledi.
Dolayısıyla Suriye hükümetinin bu gibi mantıksız bir harekette bulunmasının imkansız olduğunu belirten el Esad; Suriye’nin tüm bu süre içinde teröre karşı mücadele etmesi ve ordunun teröristlere karşı başarılarının tamamen halkın desteği ile olduğunun altını çizdi. El Esad halkına eziyet eden ve onu öldüren bir hükümetin, bu şekilde halk desteği almasının da mümkün olmadığına vurgu yaptı.
El Esad her şeye rağmen Suriye’deki koşullarda ferdi hataların olabileceğini, bu hataların da genelleştirilmemesi gerektiğinin altını çizdi. Fakat Suriye hükümetinin ilke ve politikalarında halkının güvenliğini ve onurunu koruduğunu belirten el Esad; bunun aksinin de doğru olmadığını söyledi.
Tamamen Politikleştirilmiş Raporlar
İnsan Hakları İzleme Örgütünün 2011 yılından sonra Suriye cezaevlerinde ölüm vakalarının arttığına ilişkin raporu konusunda bir soruya cevabında el Esad; bu raporların tamamen politikleştirilmiş olduklarına işaret etti. El Esad raporların dürüst bir şekilde hazırlanmadıklarını, bilgi kaynaklarında tek taraflı kaynaklara dayandıklarının net bir şekilde ortada olduğunu ifade eden el Esad; teröristlerin günü birlik olarak Şam ve daha başka bölgelerde sivil yerleşim alanlarını ve savunmasız sivil insanları roket ve füzelerle gelişi güzel hedef aldıklarını ifade etti. Bu saldırılarda çok sayıda sivil insanın şehit ve yaralı düştüklerine dikkat çeken el Esad; söz konusu bu raporlarda hiç bunlardan söz edilmemesinin politikleştirilmiş olduklarına açık bir kanıt teşkil ettiğinin altını çizdi.
Sözlerine devam eden el Esad; teröristlerin internet üzerinde günü birlik olarak işledikleri vahşetleri görüntüleyen videolar yayınladıklarını, tekfirci ideolojiyle kafa kesme ve insanlık dışı işkence videolarından hiç söz edilmemesinin söz konusu raporların güvenirliğini sarstığını belirtti.
BM Raporları da Dahildir
BM raporlarının da aynı kategoride olup olmadığına ilişkin soruya cevabında el Esad; kuşkusuz BM’nin de raporlarının aynı olduğunu söyledi.
El Esad BM’nin ABD’nin hegemonyasında olduğuna dikkat çekerken, ABD’nin de Suriye ve halkının düşmanı olduğunu ifade etti. Bu gerçeğin herkes tarafından bilindiğini ifade eden el Esad; dolayısıyla raporlarının yine tek taraflı kaynaklara dayalı politikleştirilmiş raporlar olduğunu sözlerine ekledi.
Bunların yanı sıra para karşılığında birçok insana istediğinizi söyletmenin mümkün olduğuna dikkat çeken el Esad; katar ve Suudi Arabistan paralarıyla hazırlanan raporlara vurgu yaptı. El Esad güvenilir ve dürüst bir rapor hazırlamak isteyenlerin Suriye’ye gelip durumları yakından izlemeleri, tarafsız ve dürüst olmaları gerektiğinin altını çizdi.
Teröre Karşı Mücadele İlkesel ve Daimi Olmalıdır
Hollanda’nın Irak’ta IŞİD’e karşı operasyonlara katılması konusunda ise el Esad; Batılıların teröre karşı hareketlenmelerinin 11 Eylülden sonra başladığına dikkat çekti.
Bunun yanı sıra Kaide ve Nusra Cephesinin IŞİD’ten önce var olmalarına rağmen neden Batılıların teröre karşı mücadele çabaları olmadığına dikkat çeken el Esad; terörle mücadelenin daimi ve ilkesel olması gerektiğini, bir olaya karşı tepki niteliğinde olmaması gerektiğinin altını çizdi. El Esad Avrupa devletlerinin ise sadece tepki kapsamında terörle savaştıklarını söyledi.
Bir diğer noktanın ise Avrupa’nın tutumlarının ABD’nin tutumlarıyla bağlantılı olduğuna dikkat çeken el Esad; Avrupa’nın ABD’den bağımsız olmadığının herkes tarafından bilindiğini söyledi. El Esad ABD’nin de tutumlarının gerçekçi olmadığını belirtti.
Cumhurbaşkanı el Esad teröre karşı savaşta niyetin de önemli olduğunu belirtirken, ABD komutasındaki uluslar arası koalisyonun bir yıldan fazla süredir IŞİD mevkilerini bombaladıklarını iddia etmelerine rağmen tüm bu süre içinde IŞİD’in zayıflaması bir yana kalsın daha çok genişlediğini bile söylemin mümkün olduğunu söyledi.
Şayet Ciddiyseler Temasa Geçmelerini Engelleyecek Bir Neden Yok
Hollanda hükümetinin önümüzdeki ay içinde Suriye hava sahasını kullanarak IŞİD mevkilerini bombalama konusunda karar alabileceğine ilişkin soruya cevabında el Esad; Suriye hükümetinin onay ve koordinasyonu olmadan kesinlikle kanunsuz olacağını belirtti.
El Esad terörle ciddi bir mücadele veren ve niyeti iyi olan herkesin Suriye hükümeti ile temasa girmesi önünde hiç bir engelin bulunmadığının altını çizdi. Batılıların Suriye’ye yönelik tutumlarını eleştiren el Esad; terörle mücadele mevzusu olsa bile Suriye hükümeti ile koordinasyona geçmeyi kabul etmemelerinin mantıkla alakası olmadığını ifade etti.
Kimi Devletler Bizlere İstihbarat Cihazlarını Gönderiyor
Batılı bir kısım devletlerin terörden endişeleri nedeniyle istihbarat cihazlarını Suriye’ye gönderdiklerini ve güvenlik bilgileri istediklerini belirten el Esad; Suriye’nin terörle mücadelede koordinasyona girmeyecek taraflara güvenlik bilgilerini paylaşmayı reddettiğini söyledi.
Hiç Kimsenin Bunu Kabul Etmesi Mümkün Değildir
Hollanda ve Batılı daha başka devletlerin ‘Suriye’de güvenlik ve istikrarın sağlanması için el Esad’ın görevinden çekilmesi gerektiği’ yönündeki açıklamalar konusunda el Esad; bu söylemlerin söz konusu devletlerin terörle mücadeledeki ciddiyetsizliklerinin yanı sıra Suriye’deki savaşta oynadıkları role bir kanıt teşkil ettiğini belirtti.
Hiçbir devlet ya da insanın başka bir devlet yada devletten insanların gelip de yöneticilerini belirlemesini kabul etmelerinin kesinlikle mümkün olmadığının altını çizdi. El Esad egemen bir devletin ve onurlu bir halkın dışarıdan kendilerine yönetici dayatılmasını kabul etmeyeceğini, Suriye’nin de egemen, halkının da onurlu bir halk olduğunu vurguladı.
Sözlerine devam eden el Esad, bundan dolayı da Suriye’nin bu yöndeki tüm söylem ve açıklamalara önem vermediğini belirtti. Suriye’nin önem verdiği noktanın Suriyelilerin ne istedikleri olduğunu ifade eden el Esad; Suriye’de kimin görevinde kalacağını ve kimin de gideceğini belirleme hakkına sahip yegane taraf olduğunu belirtti.
Kaosta Bu Normaldir
Özellikle Hollanda ve Belçika’dan olmak üzere Avrupa’dan gelen çok sayıda cihatçının Suriye’ye neden geldiklerine ilişkin soruya cevabında el Esad; temelde bunların Avrupa’da ne yaptıklarının sorulması gerektiğini ifade etti.
El Esad Türkiye, Suudi Arabistan, Katar ve kimi Avrupa devletlerinin Suriye’de teröristlere her türlü desteği temin ettiklerini, onlara büyük miktarda para ve silah verdiklerine dikkat çekti. Bunun ve ortaya çıkan kaos ortamında tekfircilerin Suriye’ye gelmelerinin normal olduğuna işaret eden el Esad; Avrupalıların teröre karşı gerçekçi icraatlar almadıklarını söyledi.
Avrupa’nın cihatçılara karşı ne yapması gerektiği konusunda bir soruya cevabında ise el Esad; Avrupa devletlerinin bu radikalleri Avrupa toplumlarına katmak için bir adım atmadıklarını, kantonlar içinde bırakarak radikalliklerini pekiştirmelerine izin verdiğini ifade etti.
Bir diğer nedenin ise Avrupalı kimi yetkililerin petrodolar karşılığında ilkelerini sattıklarını belirten el Esad; Suudili ve daha başka radikal kurumların karanlık ideolojilerini yaymalarına izin verdiklerine dikkat çekti.
Söylediklerinin Hiçbir Önemi Yoktur
ABD, Fransa ve daha başka devletlerin daha önce kendisinin görevden çekilmesini koşul koşmalarıyla son zamanlarda kalabileceğine ilişkin açıklamalarına ilişkin soruya cevabında el Esad; “bunları söyledikleri için onlara teşekkür ederim. Aslında bavulumu toplayıp gitmeye hazırlanıyordum. Şimdi ise kalabilirim..” ifadesiyle alay etti.
Suriye’nin bu gibi söylemlere kulak vermediğini belirten el Esad; söz konusu bu devletlerin dört yıla yakın süredir aynı şeyleri söylediklerini, pratikte de hiçbir şeyin değişmediğini ifade etti. Suriye’de yönetimde kimin olacağının bir kez daha sadece ve sadece Suriyeliler tarafından belirleneceğini vurgulayan el Esad; gerek ABD, gerek Obama gerekse Avrupa ve ya kim olursa olsun Suriye yönetiminin şu ya da bu kadar süre sonra görevden çekilmesi yönünde söylediklerinin hiçbir anlam ya da değeri olmadığını söyledi.
Bu gibi söylem ve tutumların görüşmelerde yardımcı olacağına ilişkin soruya cevabında el Esad; Suriye’de cumhurbaşkanının kim olduğu ile IŞİD, Nusra Cephesi ve diğer terör örgütleri desteklemek arasında bir bağlantının olmaması gerektiğini vurguladı. El Esad söz konusu devletler ve benzer söylemlerde bulunan medya araçlarının tek amaçlarının kamuoyunu aldatmak olduğunun altını çizdi.
El Esad sonuç itibarıyla Avrupalı yada başka herhangi bir devlet şayet gerçekten Suriye’deki krize çözüm bulmak istiyorsa her şeyden önce Suriye’ye terörist akınına son vermesi ve teröre maddi ve askeri desteğin kesilmesine çalışması gerektiğine vurgu yaptı.
Türkiye Lojistik Anahtardır
Teröre askeri ve maddi destekte Türkiye’nin anahtar olduğu konusunda bir soruya cevabında el Esad; Türkiye’nin kuşkusuz olarak teröre lojistik anahtar olduğunu, Suudi Arabistan’ın da parası ve ideolojisiyle bir diğer anahtarı temsil ettiğini belirtti.
Hükümetin Teröristlerle Müzakerelere Oturması Mümkün Değildir
Hükümetin kimlerle diyalog ve müzakerelere oturabileceğine ilişkin soruya cevabında el Esad; orduya, halka, kamu ve özel mülklere karşı silah taşıyan herkesin terörist olduğunu belirtti.
El Esad Suriye hükümetinin de teröristlerle müzakerelere oturmasının mümkün olmadığını ifade etti. Silahlarını bırakanlarla görüşmelerin olabileceğine işaret eden el Esad; daha önce benzer bir dizi çabanın olduğunu ve başarı kaydedildiğini söyledi.
ABD’den Korkuları Nedeniyle Buna Cesaret Edemiyorlar
Terörü destekleyen devletlerle görüşmelerin mümkün olup olmadığı konusunda ise el Esad; Suriye’nin sorunun çözülmesinde ciddi ve dürüst olan herkesle temasa hazır olduğunu belirtti.
El Esad;” fakat asıl mesele ya da asıl sorulması gereken soru; Suriye’de terörü destekleyen devletlerden hangisinin bu tutumunu değiştirmeye ve gerçekten teröre desteğini kesmeye istekli olduğu sorusudur” dedi.
Avrupa’da sayıları az olan birkaç devletin Suriye ile temasa girme arzusunda olduğunu belirten el Esad; fakat bu devletlerin ABD’den korkuları nedeniyle buna cesaret edemediklerini belirtti.
Suriye’de kriz öncesinde siyasi partilerin özgürlüğü ve demokrasi durumu konusunda el Esad; kuşkusuz ki Suriye’nin bu konularda Avrupa devletlerine benzeyecek konumda olmadığını ifade etti.
El Esad fakat meselenin temelde kültür meselesi olduğunu, demokrasi ve özgürlüğün sorumlu bir şekilde hayata geçirilmesi için önce bir kültürel değişimin olması gerektiğini belirtti. Suriye’nin de krizden önce bu yönde önemli adımlar attığını ifade eden el Esad; sonuç itibarıyla demokratik sürecin sosyal, kültürel ve siyasi bir sürecin toplamı olduğunu belirtti.
Bu Rakam Büyük Bir Rakam Değildir
Olayların başında yönetime karşı gösterilerin olduğu ve devletin bu gösterileri bastırdığı yönünde bir soruya cevabında el Esad; gösteriler boyunca en büyük rakamın maksimum 130 bin olduğuna dikkat çekti. Bu rakamın ikiye ve hatta üçe katlanması halinde bile 24 milyon nüfuslu bir devlette pek büyük bir rakam olmadığına dikkat çeken el Esad; bunların arasında Katar’ın parasıyla da gösteriye çıkanların sayısının yüksek olduğunu belirtti.
El Esad kimi tarafların göstericileri provokasyon amaçlı kullandıklarını, gösterilerin ilk haftasında bile göstericilerin arasında teröristler sızdırılarak tepki için polislerin öldürüldüğünü belirtti. El Esad ilk haftada göstericilerin arasında otomatik ve makineli silahlar taşıyan teröristlerin bulunduğuna dikkat çekerken, bu gösterilerde çok sayıda polisin öldürüldüğünü ifade etti.
El Esad her şeye rağmen her hangi bir devlette görevden çekilmesi gereken bir yönetici varsa bu tamamen yasal yollar ve seçimlerle olması gerektiğinin altını çizdi.
Onlarla Görüşmen Mümkündür
Geçen yıllar içinde Suriye’de gerçek anlamda yönetime karşı olan muhaliflerin olup olmadığı konusunda el Esad, kuşkusuz bulunduğunu ve isteyen herkesin onlarla istediği zaman görüşebileceğini belirtti.
Bu muhaliflerin Suriye’de yaşadıklarını ve gerçek halk tabanına da sahip olduklarını belirten el Esad; Suriye’de anayasa kapsamında muhalefetin faaliyet göstermesine izin verildiğinin altını çizdi.
Barışçıl gösteriler olarak nitelendirilen ve devletin baskıları sonucunda bu gösterilerin altı ay sonra silahlı eylemlere dönüştüğü yönündeki söylemlerin aslı gerçeği olmadığını belirten el Esad; ilk haftada ölen polislerin sayısının da bunu kanıtladığını belirtti.
Bu Konuda Hakem Suriye Halkıdır
Kriz boyunca Suriye ve halkını korumak için gereken her şeyi yapıp yapmadığına ilişkin soruya cevabında el Esad; bu konuda hakemin kendisi değil de Suriye halkı olduğunu belirtti.
El Esad Batılı medyada devletin halka karşı şiddet ve baskı uyguladığı iddialarının yayılmasına rağmen Suriyelilerin birçoğunun bu konuda farklı görüşlere sahip odluğuna dikkat çekti. Suriyelilerin büyük bir çoğunluğunun devlet baştan beri baskı gösterseydi ve teröristlerin bulundukları bölgelere şiddet uygulasaydı bu hale gelinmeyeceğini düşündüklerine dikkat çeken el Esad; bu şekilde düşünen muhtelif kesimlerden ve bileşenlerden geniş bir halk kitlesinin bulunduğuna dikkat çekti.
El Esad her şeye rağmen Suriye’yi hedef alan planların zamanla netleşmesiyle neyin doğru yapıldığı neyin de yanlış olduğu konusunda hüküm vermek için sonu beklemenin gerektiğini söyledi.
Gerekli Adımlar Atılırsa Bir Yılda Biter
Suriye’deki krizin ne zaman son bulacağı konusunda ise el Esad; teröre maddi ve askeri desteğin kesilmesi yönünde ciddi adımlarına atılması halinde meselenin bir yıldan az bir süre içinde son bulabileceğini belirtti.
El Esad fakat kimi devletlerin daha fazla kaos ortamı yaratmak ve çözüm çabalarını engellemek amacıyla teröre günü birlik desteklerini arttırdıklarını ifade etti. Onların istedikleri ve siyasi çözüm adını verdikleri çözümün devletin ve liderinin yok olması olduğunu belirten el Esad; dolayısıyla krizin hala uzun bir süre daha devam edebileceğini söyledi.
https://www.youtube.com/watch?v=Cpmgh6xzpSw
R.H.
