ŞAM – Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanlığı Homs ve Haseke kentlerinin maruz kaldıkları bombalı terör eylemleri konusunda BM genel sekreteri ve Güvenlik Konseyi başkanına eş iki resmi mektup gönderdi.
Bakanlık mektubunda bu gibi terör eylemlerinin karşısında sessiz kalma ve kınanmamalarının dış destekli radikal terör örgütlere teşvik teşkil ettiği gibi dünyanın birçok devletinden gelen bu teröristlere finans sağlayan, güvenli barınak ve geçidin yanı sıra silah temin eden kimi devlet rejimlerini için de dayanak oluşturduğunun altını çizdi.
İnsanlığa karşı suçlar işleyen teröristlerin Suriye’nin muhtelif kentlerine gelişi güzel silahlarla saldırıp savunmasız sivil vatandaşları vahşice hedef aldıklarına dikkat çeken bakanlık; bu saldırılarda yüzlerce masum insanın şehit, çok sayıda insanın da yaralı düştüklerini, hizmet kurumları ve şebekelerinin de büyük hasar gördüğüne dikkat çekti.
Bakanlık IŞİD tekfircilerinin dün akşam saatlerinde Haseke Kentinin yaklaşık 40 km batısına düşen Tel Temir Beldesinde iki mazot tankerinin yanı sıra şeker yüklü bir aracı havaya uçurduğunu belirtti. Bombalı eylemlerin insanların kalabalık oldukları sağlık merkezi yakınlarına ek olarak belde çarşısı ve merkezi sebze meyve pazarında meydana geldiklerine dikkat çeken bakanlık, 60 vatandaşın şehit, onlarca vatandaşın da yaralı düşmelerine yol açtıklarını ifade etti.
Bakanlık mektubunda ayrıca IŞİD ve Nusra Cephesi tekfircilerinin ise bugün sabah saatlerinde sahte plaka taşıyan ve şiddetli etkiye sahip 200 kilo patlayıcı ile hazırlanmış bir ambulans aracını Homs Kentinin Zehra Semtinde bir sağlık merkezi yakınlarına park edip havaya uçurduklarını ifade ederken burada da savunmasız insanlardan 16 vatandaşın şehit, onlarca vatandaşın yaralı düştüklerine dikkat çekti.
Türkiye, Suudi Arabistan ve Katar gibi teröre destekleri artık herkes tarafından bilinen devletlerin dünyanın birçok ülkesinden gelen kiralık ve tekfircilere bol keseden finans, silah ve mühimmatın yanı sıra siyasi ve medyatik destekleri olmasaydı bu vahşetlerin devam etmelerinin mümkün olmadığını bir kez daha vurgulayan bakanlık; kadın, çocuk ve yaşlılardan savunmasız sivillerin kurban gittiği bu terör saldırılarının BM veya Güvenlik Konseyinde hiçbir şekilde kınanmamalarının esef verici bir durum olduğuna vurgu yaptı.
Güvenlik Konseyinin terörle mücadele ve finans kaynaklarının kurutulmasıyla ilgili kararlarını hatırlatan bakanlık; Güvenlik Konseyi ve BM’den bu kararları ciddi ve tarafsız bir şekilde hayata geçirmekle birlikte bu terör eylemlerini kınamalarını talep etti.