ŞAM – Cumhurbaşkanı Beşşar el Esad İspanyanın resmi haber ajansı EFE ile mülakatında Suriye’deki durumlar ve krizin çözümü yönündeki son gelişmelere ışık tuttu.
Muhalefetin Tanımına Bağlıdır
Suriye hükümetinin Viyana’da üstüne anlaşıldığı gibi önümüzdeki Ocak ayının başlarında ılımlı muhalefetle diyaloga oturmaya hazır olup olmadığı yönünde soruya cevabında el Esad; devletin krizin başladığı ilk anlardan beri Suriye’de krizde taraf olan herkesle diyaloga açık olduğunu belirtti.
El Esad Suriye’nin aynı zamanda bağlatılan uluslar arası girişimlere de olumlu baktığını ve bu yönde adım attığına dikkat çekerken bu girişimlerde gerçek niyetler ve bu girişimden sorumluların dürüstlüklerini göz ardı ettiğine işaret etti. Dolayısıyla Suriye’nin bugün de muhalefetle diyaloga hazır olduğunu belirten el Esad; fakat bunun da muhalefetin tanımına koşullu olduğunu söyledi.
Dünyanın her yerinde muhalefetin silahlı olmayacağını, silah taşıyan ve devlet kurumlarının yanı sıra halka saldıranın muhalefet kabul edilmeyeceğinin altını çizdi. El Esad bu konudaki temel anlaşmazlığın da bu olduğuna dikkat çekerken Suudi Arabistan ve ABD gibi bir kısım devletlerin halka, orduya ve hizmet kurumlarına sistematik ve kasıtlı bir şekilde saldıran terör örgütlerin muhalefet sayılıp diyalog masasına oturmalarına ısrar ettiklerini vurguladı.
Silahlı Gruplarla Teamülün Tek Yolu Budur
Suudi rejiminin komuta ve yönlendirmeleriyle Suudi Arabistan’ın Riyad Şehrinde ‘Suriyeli muhalifler’ adı altında toplanan gruplarla diyalogun olup olmayacağı sorusuna cevabında el Esad; Riyad’ta toplananların bir kısmının siyasi muhalif, bir kısmının da silahlı gruplardan ibaret olduğunu belirtti.
Devletin Suriye’de bulunan bu grupların bir kısmıyla ulusal uzlaşma çabaları kapsamında diyaloga girdiğini ifade eden el Esad; fakat örgüt sıfatında değil de silahlı gruplar sıfatında diyaloga geçildiğine dikkat çekti. El Esad bu görüşmelerde söz konusu silahlı gruplara silahlarıyla birlikte devlete katılma yada devletin af kararından faydalanıp silahlarını bırakmaları ardından normal yaşamlarına dönme seçenekleri verildiğini söyledi.
Suriye’de silahlı gruplarla teamülün tek yolunun bu olduğunu ifade eden el Esad; başka bir değişle silahını bırakma ve yöntemini değiştirmeye hazır olduklarında onlarla diyalogun mümkün olacağını belirtti. El Esad fakat devletin bu silahlı gruplarla siyasi güç olarak diyaga geçmesinin hiçbir şekilde mümkün olmadığını vurguladı.
Sözlerine devam eden el Esad; siyasi muhalefetin hiçbir zaman hiçbir devlette silahlı olmadığını, radikal örgütlerle bağlantısı olmadığı gibi dış güçlerle ya da yabancı devletlere de tabi olmamaları gerektiğinin altını çizdi.
El Esad Suudi Arabistan ya da başka kimi devletlerin muhalefet olarak adlandırdıkları şahısları kendi istihbarat cihazlarında teşkil edip yönlendirdiklerine vurgu yaptı. Diyalog konusunda önemli bir diğer noktanın ise bu diyalogun başarılı olması için gerekli temellere dikkat edilmesi gerektiğini ifade eden el Esad; bu temellerden birinin muhalefet olarak adlandırılacak tarafların yurtsever olmaları ve halk tabanına sahip olmaları gerektiğinin altını çizdi.
Kesinleşmesi halinde New York’ta düzenlenecek toplantıya Suriye heyetinin katılıp katılmayacağı sorusuna cevabında el Esad; bu toplantının henüz kesinleşmediğine dikkat çekti.
El Esad Rusya’nın bu toplantının daha öncekiler gibi Viyana’da düzenlenmesinden yana olduklarını, düzenlenmeden önce daha önce yapılan toplantılarda üstüne anlaşılan noktaların hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladıklarını ifade etti.
El Esad daha önceki toplantılarda Suriye’de mevcut terör örgütlere ilişkin ortak bir listenin hazırlanması, hangi grupların terörist hangilerinin de terörist olmadıklarının belirlenmesi gerektiği konusunda uzlaşmanın sağlandığını belirtti. Suriye’nin de tüm bunları mantıklı gördüğünü ifade eden el Esad; Suriye’nin devlete ve halka karşı silah taşıyan herkesi terörist olarak adlandırdığının daaltını çizdi.
El Esad sonuç itibarıyla bir önceki toplantıda üstüne anlaşılan noktaları hayata geçirmeden ne Newyork ne de başka hiçbir yerde sırf toplanmak için toplantı düzenlemenin faydası ya da mantığı olmadığını söyledi.
Önce On Yıllardır Büyük Paralarla Yayılmaya Çalışılan Radikal İdeolojiyle Mücadele Edilmeli
IŞİD’İn yok edilmesi için en yapılması gerektiğine ilişkin soruya cevabında el Esad; IŞİD’in örgüt olması nedeniyle değil de bu örgütün arkasındaki gizli nedenler nedeniyle onu yok etmenin oldukça karmaşık bir mesele olduğunu belirtti.
El Esad Suudi Arabistan başta olmak üzere bir kısım tarafların radikal ideolojilerin halkların arasında yayılması amacıyla on yıllardır oldukça büyük meblağlarda finans sağladıklarına dikkat çekti. Karanlık ideolojilerin toplumlar içinde yayılması için muhtelif kurumlar teşkil ettiklerini belirten el Esad; tekfirci ideoloji ile mücadele etmen IŞİD, Nusra Cephesi ya da Kaide Örgütüyle bağlantıları olan diğer örgütleri yok etmenin zor olduğunu ifade etti.
El Esad bu amaçla Vahhabi ve radikal cemaatlerin dini çarpıtıp terör, fitne ve tekfirciliği yaymalarını önleme, finanslarını engelleme yönünde uzun süreli çabaların olması gerektiğini söyledi.
Kısa süreli çabalarda da IŞİD’in yok edilmesinde en etkin yolun terörle mücadele olduğuna vurgu yapan el Esad; Suriye ordusunun da dost güçlerle tam bir ciddiyetle bunu yaptığını ifade etti. El Esad fakat IŞİD’in dış güçlerin desteği ile dünyanın her yerinden terörist temin etmede büyük olanaklara sahip olduğuna işaret eden el Esad; dolayısıyla finans kaynaklarının kurutulması ve radikal ideolojiyle mücadelenin bu noktada büyük önem taşıdığını vurguladı.
Sözlerine devam eden el Esad dolayısıyla bu süreç içinde yapılması gereken şeyin temel olarak Türkiye üzerinden Suriye ve Irak’a dünyanın muhtelif yerlerinden gelen teröristlerin akışına son vermekle birlikte Suudi Arabistan ve Katar gibi devletlerin de teröristlere finansını durdurmak olması gerektiğinin altını çizdi.
El Esad terörist akını ve finansın yanı sıra lojistik ve askeri desteğin kesilmesi ardından terörle mücadele yönünde ekonomik ve kültürel yönlerin yer aldığına da dikkat çekti.
IŞİD’in Yegane Yaşam Damarı Türkiye’dir
Kimlerin IŞİD’ten petrol satın aldığı ve IŞİD’in arakasında duran devletlere ilişkin soruya cevabında el Esad; Rusya Savunma Bakanlığının geçen hafta Suriye’den çalıntı petrolü Türkiye’ye taşıyan tankerlere ilişkin görüntüler yayınlattığına dikkat çekti. El Esad fakat Türkiye rejiminin bu gerçekleri inkar ettiğini söyledi.
Meseleye gerçekçi yaklaşmak gerektiğini ifade eden el Esad, Suriye petrolünün büyük çoğunluğunun Türkiye ve Irak’a yakın Kuzey Bölgesinde bulunduğunu belirtti. El Esad teröristlerin çaldıkları bu petrolü Irak’a yada bölgeden uzak olan Ürdün veya Lübnan’a taşımalarının mümkün olmadığını ifade etti. IŞİD’in yegane yaşam damarının Türkiye olduğuna dikkat çeken el Esad; teröristlerin çalıntı petrolü ucuz fiyata Türkiye’ye sattığını, Türkiye’nin de bu ucuz petrolü dünyaya sattığını belirtti. El Esad kimsenin de yalanlanması imkansız olan bu gerçeği inkar etmesinin de mümkün olmadığını söyledi.
Aynı İdeolojiye Sahipler
IŞİD’in arakasındaki ülkeler konusunda ise el Esad başta Suudi Arabistan olmak üzere birçok devletin bulunduğunu söyledi.
IŞİD’in Suudi Arabistan rejimiyle aynı Vahhabi ideoloji ve yönteme sahip olduğuna dikkat çeken el Esad; ikisinin de sadece Müslüman olmayanlara değil hatta Müslüman olup da kendileri gibi düşünmeyen ve hareket etmeyenlere de karşı olduklarını ifade etti.
Suudi rejiminin yanı sıra Suudili ve Suudili olmayan kimi şahısların şahsi olarak IŞİD’i finanse ettiklerine dikkat çeken el Esad; asıl meselenin sadece bunlarda değil, bu paraların IŞİD’e ulaşmasına destek verenlerde de olduğuna işaret etti. El Esad uluslararasınca terör örgütleri sayılan IŞİD ve Nusra Cephesi gibi örgütlerin nasıl milyarlarca dolar ve büyük finans kaynaklarına sahip oldukları sorusuna dikkat çekti.
Bu örgütlerin temel olarak Suudi Arabistan, Katar ve Trükiye rejimi tarafından desteklendiklerini belirten el Esad; bölge ve tüm dünya halklarını tehdit eden IŞİD’in vahşetlerinden bu rejimlerin sorumlu olduklarının altını çizdi.
Savaş Ne Zaman Sona Erecek?
Suriye’de savaşın ne zaman sona ereceğine ilişkin soruya cevabında el Esad; mevcut durum içinde bir yandan Suriye ordusu ve müttefiklerinin durumu diğer yandan da teröristlerin duru aynı kalması halinde savaşın birkaç ay içinde bitmesinin mümkün olacağını belirtti. El Esad bunun ne askeri ne de siyasi açıdan karmaşık olmadığını söyledi.
Fakat meselenin bununla sınırlı olmadığını belirten el Esad; teröristlerin Türkiye rejimi gibi sınırsız bir destek veren ve yaşam damarı teşkil eden bir destek aldıklarına dikkat çekti. Teröristlerin günü birlik olarak büyük miktarda silah, finans ve terörist ve her türlü desteği aldıklarını belirten el Esad; bu desteği ve yaşam damarını kesmeden savaşın kuşkusuz olarak uzayacağını ifade etti.
Her şeye rağmen Suriye’nin teröre karşı savaşında ciddi ilerlemeler kaydettiğini belirten el Esad; mevcut askeri durumun çok daha iyi olduğunu söyledi.
Sözlerine devam eden el Esad uluslar arası düzeyde de teröre karşı bir tutumun mevcut olduğuna işaret ederken, terörle gerçekten mücadele etmek isteyen tarafların yapması gereken şeyin terörü destekleyen Türkiye rejimi, Suudi Arabistan ve benzeri devletlere bu desteklerini kesmeye zorlamak olduğunun altını çizdi.
El Esad bunun olması halinde savaş ve terörün bir yıl süre içinde sona erebileceğini söyledi.
IŞİD’in Yayılma Sebebi de Budur
Suriye ordusu ile ABD komutasındaki uluslar arası koalisyon arasında herhangi bir koordinasyonun olup olmadığına ilişkin soruya cevabında el Esad; kesinlikle olmadığını belirtti.
Teröre karşı savaşın hava operasyonlarına eş zamanlı olarak kara operasyonları gerektirdiğini belirten el Esad; ABD komutasındaki koalisyonun bir yıldan fazla bir süredir IŞİD’i hedef aldığını iddia etmesine rağmen IŞİD’in zayıflaması bir yana kalsın daha çok yayıldığına dikkat çekti. El Esad bunun nedeninin de hava operasyonları ile karada IŞİD’e karşı etkin ve ciddi bir savaş veren Suriye ordusu arasında koordinasyonun olmaması olduğunu vurguladı.
Rus hava güçlerinin kısa bir süre içinde IŞİD’i büyük kayıplara uğratmalarının da buna kesin ve net bir kanıt teşkil ettiğine dikkat çeken el Esad; uluslar arası koalisyonun direk olmasa da IŞİD’in yayılmasına yol açtığını söyledi.
ABD ve Müttefikleri Ciddi Değiller
ABD başkanı Obama’nın Suriye’deki krizde oynadığı role ilişkin cevabında el Esad; sonuç itibarıyla Obama’nın ABD idaresinin bir parçası olmasıyla ABD idaresinin rolünden söz etmenin daha doğru olacağını belirtti.
El Esad ABD’nin krizin başından beri teröristlere siyasi örtü temin ettiğini ifade etti. ABD’nin ilk başta teröristleri barışçıl göstericiler olarak nitelendirdiğine dikkat çeken el Esad; gerçek yüzlerinin oraya çıkmasıyla ‘ılımlı teröristler’ olarak adlandırdığını, sonuç itibarıyla hiçbir zaman gerçekçi olmadığını belirtti.
El Esad kısaca söylemek gerekirse ABD’nin IŞİD veya terörle mücadelede ciddi olmadığını, dolayısıyla da onun müttefiki olan devletlerin de aynı tutuma sahip kalacaklarını ifade etti.
Fransa’nın ileriki süreçte Suriye hükümeti ile işbirliği içinde olup olmayacağı sorusuna cevabında ise el Esad; Fransa’nın Paris saldırılarından sonra sadece Fransız kamuoyunun öfkesini yatıştırmak için terörle mücadele propagandasını arttırdığını belirtti.
Mesele Sadece Güçte Değil İradededir
Avrupa Birliğinin tutumu ve Avrupa’daki cihatçılara karşı etkin icraatta bulunma gücüne sahip olup olmadığına ilişkin soruya cevabında el Esad; kuşkusuz bu güce sahip olduğunu ifade etti.
Sözlerine devam eden el Esad fakat mevzunun güçte değil, bu yönde ciddi ve dürüst bir iradeye sahip olmakta olduğunun altını çizdi.
Suriye’nin özellikle ABD’nin Irak’a yönelik savaşından itibaren önemli bir noktayı öne sürdüğüne dikkat çeken el Esad; Avrupa’nın kendine has bağımsız bir tutumu olmadığını, ABD politikası ve tutumlarına tabi olduğunun altını çizdi. El Esad kuşkusuz tüm Avrupa devletlerini aynı kefeye koymanın doğru olmayacağını ifade ederken, kimi Avrupa devletleri ile Rusya arasındaki ilişkilerin de bunu kanıtladığını söyledi.
El Esad sonuç itibarıyla Avrupa devletlerinin gerçekten terör ve radikallikle mücadele etmeyi istemeleri halinde bu bağlamda etkin olacaklarını söyledi. Bunda da çıkarı olacağına vurgu yapan el Esad; teröre karşı savaşta sadece Suriye’nin değil tüm dünya ve halklarının çıkarı olduğunu ifade eti.
Mesele Alışveriş Yada Pazarlık Meselesi Değildir
Rusya Başkanı Vladimir Putin’in teröre karşı savaşında Suriye’ye destek vermek için kendisinden ne talep ettiği sorusuna cevabında el Esad; Suriye ve Rusya arasındaki ilişkilerin böyle bir pazarlıktan çok daha derin ve stratejik olduğunun altını çizdi.
Teröre karşı savaşta Suriye’nin olduğu gibi Rusya’nın da çıkarı olduğunu belirten el Esad; dolayısıyla Putin’in kendisinden herhangi bir şey istemediğini söyledi. Suriye’de istikrarın sağlanmasının Rusya açısından birinci dereceden önemli olduğuna dikkat çeken el Esad; aynı zamanda radikallik ve cihat adı verilip de cihatla hiçbir ilgisi olmayan tekfirciliğin Rusya açısından teşkil ettiği tehlikeye de vurgu yaptı.
Görevinden İstifa Etmeni Talep Etti Mi?
Başkan Putin’in kriz boyunca herhangi bir süreçte kendisinden görevinden çekilmesini talep edip etmediğine ilişkin soruya cevabında el Esad; teröre karşı savaş ile kendisinin görevinden çekilmesi arasında hiçbir bağlantı olmadığının altını çizdi.
Suriye’deki krizin cumhurbaşkanında şahsileştirilmesinin teröre desteğin örtüsü olduğunu vurgulayan el Esad; böylelikle kendilerinin çıkarları ve beklentileri doğrultusunda kaos ve terörü yaydıklarını ifade etti.
El Esad meselenin herhangi bir dış müdahale olmaksızın tamamen Suriyeliler arasında sağlanacak siyasi çözümle ilgisi olduğunun altını çizerken; Suriye halkının kendisini istememesi halinde bir gün bile görevinde kalmayacağının altını çizdi.
Sadece bir varsayım olarak siyasi çözüm koşulu olarak Suriye’yi terk edip dost bir devlete gitmesinin mümkün olup olmayacağına ilişkin soruya cevabında el Esad; görevinden çekilme değil de Suriye’yi terk etmenin kastedilmiş olması halinde hiçbir zaman ve hiçbir koşul altında Suriye’den ayrılmayı düşünmediğinin altını çizdi.
El Esad başka bir değişle Amerikalıların ifade ettikleri gibi B planı yada C planı olmadığını, sahip olduğu yegane planın Suriye’yi savunmak ve teröre karşı savaşmak olduğunu ifade etti.
Fakat görevinden çekilme konusunda bu meselenin tamamen Suriye halkına bağlı olduğunu ifade eden el Esad; halk desteğinin olmaması ya da sorunun gerçekten şahsi olarak kendisi olması halinde görevinden çekilmesinin sorun olmayacağını ifade etti.
El Esad her şeye rağmen sorunun Suriyeliler ya da daha doğrusu Suriyelilerin geneli olmadığını, temelde de halkın büyük desteği olmadan mücadele etmenin mümkün olmadığının bir kez daha altını çizdi.
Ruslar Suriye’de Bir Askeri Üs Daha Kuracaklar Mı?
Rusya’nın Suriye’de bir askeri daha üs kuracağının doğru olup olmadığı sorusuna cevabında el Esad; bunun doğru olmadığını Rusların da iki gün önce bu yöndeki spekülasyonları yalanladıklarına dikkat çekti.
İran’ın da Suriye’de askeri üs kuracağına ilişkin haberleri yalanlayan el Esad; İranlıların böyle bir şey düşünmedikleri gibi iki taraf arasında da böyle bir mevzunun tartışılmadığını belirtti.
Erdoğan Çözümün Bir Parçası Olabilir Mi?
Türkiye’de rejim başkanı Recep Tayip Erdoğan’ın Suriye’deki krizin çözümünün bir parçası olma ihtimaline ilişkin soruya cevabında el Esad; ilkesel olarak beş yıla yakın süredir teröristlere verdiği her türlü desteği kesmesi halinde bunun mümkün olacağını ifade etti.
Erdoğan ve rejiminin Suriye’deki krizde oynadıkları yıkıcı ve cani role dikkat çeken el Esad; Suriye’nin ilkesel olarak ciddi ve olumlu her çaba ve tutuma açık olduğunu bir kez daha hatırlattı.
El Esad fakat Erdoğan’ın tutumunu değiştirmesinin beklenmediğini ifade ederken, çünkü Erdoğan’ın Müslüman Kardeşlerin radikal tekfirci ideolojisine sahip olduğuna vurgu yaptı.
Erdoğan’ın Türkiye ve halkının çıkarlarına hizmet edecek pragmatik bir şahsiyete sahip olmadığını belirten el Esad; onun hedefinin radikal ideolojisine hizmet olduğunu, Türkiye ve halkının çıkarlarına ters düşse de bu ideolojisinden caymasının beklenmediğini ifade etti.
Beş Yıldır Aynı Söylemleri Duyuyoruz
Ukrayna konusunda ABD ile Rusya arasında Suriye aleyhine bir pazarlığın olması ihtimaline ilişkin soruya cevabında el Esad; böyle bir endişesi olmadığını, çünkü Batılı yetkililer ve medyalarının beş yıla yakın bir zamandır aynı söylem ve spekülasyonları kullandıklarını ifade etti.
Rusya ile Suriye arasında anlaşmazlık yaratma amaçlı bu gibi söylemlerin değeri olmadığını belirten el Esad; Rusya’nın pragmatik ve ilkeli bir güç olduğuna dikkat çekti. El Esad Suriye’de teröre karşı savaşta Rusya’nın da bir çıkarı olduğunu da bir kez daha hatırlattı.
Bir diğer noktanın da Rusya’nın, Suriyeliler arasında uzlaşması olmayacak hiçbir pazarlığın hayata geçirilmeyeceğini bildiklerine dikkat çeken el Esad; sonuç itibarıyla Suriyelilerin kararı olmayacak herhangi bir kararı hiçbir gücün hayata geçirmesinin mümkün olmayacağının altını çizdi.
Erdoğan Suriye’ye Hayallerinin Son Kalesi Gözüyle Bakıyor
Türkiye rejiminin Rus savaş uçağını Suriye hava sahasında düşürmesine ilişkin görüşleri konusunda soruya cevabında el Esad; Rus hava güçlerinin Suriye’de operasyonlara başlamasının baştan beri Erdoğan’ı ciddi bir şekilde rahatsız ettiğine dikkat çekti.
El Esad Rus hava güçlerinin desteğinde Suriye ordusunun teröre karşı savaşta ciddi başarılar kaydettiğine dikkat çekerken, bunun Erdoğan’ın plan ve ideallerini çökerttiğini ifade etti. Erdoğan’ın Suriye’ye ilişkin planların başarısız olması halinde Türkiye’nin Müslüman Kardeşlerin merkezi olmasına yönündeki siyasi geleceği ve ideallerinin sonu olacağına işaret eden el Esad; Erdoğan’ın Suriye’ye hayallerinin son kalesi gözüyle baktığını ifade etti.
Dolayısıyla Mısır ve daha başka yerlerde olduğu gibi Suriye’de de başarısız olması halinde Erdoğan’ın siyasi geleceğinin sona ereceğini belirten el Esad; bundan dolayı da mantıksız ve öfkesini ifade eden bir davranışta bulunduğunu söyledi.
Sözlerine devam eden el Esad; Erdoğan rejiminin Rus uçağı düşürmesinin bir diğer nedeninin ise NATO’nun yardımına koşacağını ve NATO’yu Rusya’ya karşı savaşa sokacağını düşündüğünü belirtti. El Esad böylelikle Suriye’deki durumları daha da karmaşık hale getireceğini ve Müslüman Kardeşler hayallerini gerçekleştirmek için yeniden büyük fırsat elde edeceğini düşündüğünü ifade etti.
Erdoğan’ın aynı zamanda bu davranışıyla Suriye’de teröristleri rahatlıkla göndereceği ve devlete karşı savaştıracağı bir uçuşa yasak bölge kurabileceğini de düşündüğünü ifade eden el Esad; tekfirci teröristlere karşı operasyonda bulunan Rus uçağı düşürmesi arkasındaki nedenlerin bunlar olabileceğini düşündüğünü söyledi.
Mantık Bunun Neresinde?
ABD ve müttefiklerinin Suriye’de savaşın sürmesi ve insanların ölmesinden kendisini sorumlu tutmalarına ilişkin soruya cevabında el Esad; Suriye’de yaşanan savaş ve durumlar gibi bir durumda halk desteğinin ne derecede önemli olduğuna dikkat çekti.
Halkın desteği olmadan Suriye’nin evrensel güçler ve dünyanın her yerinden akın eden teröristlere karşısında tüm bu süre mücadele etmesinin kesinlikle hiçbir şekilde mümkün olmayacağını belirten el Esad; halkına saldıran ve onu öldüren bir hükümetin bu desteği almasının mantıklı olmadığına dikkat çekti.
El Esad bunun yanı sıra teröristlerden kaçanların devletin kontrolündeki bölgelere sığındıklarına da dikkat çekerken, bunun da iddiaları çürüttüğünü ifade etti.
Sözlerine devam eden el Esad; Suriye halkının bu asılsız iddiaların amaç ve gayesini idrak ettiğini, Suriye’deki savaşın nedeninin kendi şahsı olmadığı gibi devletin de halkı öldürmediğini bildiğini belirtti. Fakat savaşın bir bedeli olduğuna dikkat çeken el Esad; her savaşta masum insanların kurban gitmesinin kaçınılmaz olduğunu işaret etti. El Esad fakat Suriye devletinin sivillere saldırdığı ve onları katlettiğini söylemenin ne mantıkla ne de gerçekle ilgi olmadığını vurguladı. Devletin sivilleri öldürmesinde ne çıkarı olacağı sorusuna dikkat çeken el Esad; silahlıların ailelerinin büyük çoğunluğunun bile devletin kontrolündeki bölgelerde devletin himayesi altında yaşadıklarına vurgu yaptı.
El Esad Suriye devletinin halkını savunmak için terörle mücadele etmesinin kaçınılmazlığına da vurgu yaptı.
Bir Dizi Nedeni Var
Mültecilere ilişkin soruya cevabında el Esad; bunların genelinin Suriye’de mevcut yakınlarıyla temasta olduklarını ifade etti.
El Esad bunların Suriye’yi terk etmelerinin arkasında bir dizi neden bulunduğuna dikkat çekerken, bir kısmının teröristlerden ve eylemlerinden kaçtıklarını söyledi. Bir kısmının teröristlerin hizmet kurumları ve şebekelerini sabote etmeleri nedeniyle zorlaşan yaşam koşullarından kaçtıklarını belirten el Esad; bir kısmının da katı Suriye halkını savunduğunu ve çözüm arayışında olduğunu iddia eden kimi devletlerin uyguladıkları katı ekonomik yaptırımlar nedeniyle kaçtıklarını vurguladı.
Durumların iyileşmesiyle bunların büyük çoğunluğunun vatanlarına döneceklerini belirten el Esad; bu insanların evlerini yurtlarını terk etmelerinin sorumluluğunun terörü destekleyen, ekonomik yaptırımlar uygulayan devletlere ait olduğunu söyledi.
Silahları Bırakan Teröristleri Affedecek Misiniz?
Silahlarını bırakan teröristlerin affedilip affedilmeyeceklerine ilişkin soruya cevabında el Esad; Suriye’de buna benzer bir dizi durumun olduğunu belirtti.
Ulusal uzlaşma çabalarının da bu amaçlı olduğuna dikkat çeken el Esad; birçok bölgede silahlarını terk edenlerin ulusal uzlaşma çabaları ve af kanunu kapsamında normal yaşamına döndüğünü, bir kısım silahlıların da orduya destek olarak terörle mücadele operasyonlarına katıldıklarını belirtti.
Yapmayacağım Şey Kimi Yetkililere Güvenmek Olurdu
2011 Mart ayına dönme fırsatı olsaydı aynı yoldan gidip gitmeyeceğine ilişkin soruya cevabında el Esad; tüm bu süre içinde ilkesel olarak doğru yolda ilerlediğini düşündüğünü belirtti.
Sözlerine devam eden el Esad kimi konularda bir kısım taktiksel hataların olduğunu ve bunun da gayet normal sayıldığını ifade ederken, fakat temel strateji olarak doğru çizgide olduğunu düşündüğünü söyledi.
Suriye’nin ilk baştan beri iki eksene odaklandığını belirten el Esad ilkinin siyasi diyalog ve Suriye’nin geleceğini ortaklaşa yapılandırmak olduğunu, ikincisinin ise terörle mücadele olduğunu ifade etti. El Esad mevcut süreçte de aynı eksenlerde yol aldığını belirtti.
Yapmayacağı tek şeyin Türkiye’deki rejim gibi kimi bölgesel, Arap ve Batılı yetkililere güvenmek olduğunu belirten el Esad; bir kısmının beklide belli bir süreçte Suriye’ye gerçekten yardım etmek istediklerine de inandığını, fakat daha sonra bunun değiştiğini ifade etti.
Benim İçin Önemli Olan Vatanlarına Destek Olmayı Öğrenmeleridir
Çocukların kendisinin çizgisini izlemesini temenni edip etmediğine ilişkin soruya cevabında el Esad; politikanın okullarda ya da kitaplarda öğrenilmeyeceğini ifade etti.
Yaşamın ekonomik ve sosyal yanlarıyla bütünsel olarak politika olduğuna dikkat çeken el Esad; önemli olanın çocukların vatanlarına nasıl destek olabileceklerini öğrenmek olduğunu belirtti. El Esad bunu öğrenmeleri ardından da ileri de hangi konumda ya da meslekte olacaklarının önemsiz olduğunu söyledi.
https://www.youtube.com/watch?v=O8z81BRb3VU
R.H. – M.M.