Suriye Arap Haber Ajansı – SANA Suriye Arap Haber Ajansı – SANA
Related Articles
ŞAM – Şam’da Esad Kültür Sanat Merkezinde faaliyetlerini bugün sürdüren Tekfirci Teröre Karşı Mücadele İçin Uluslararası Enformasyon Konferansı katılımcıları görüşlerini bildirdi.
Kerimiyan: Tekfirci Terör Fikrine Karşı Uluslararası Enformasyon Cephesi Oluşturulmalıdır
İslami Radyo Televizyon Birliği Genel Sekreteri Ali Kerimiyan, radikal tekfirci terörün fikirsel uzantılarıyla mücadele etmek için bilimsel ve mantıklı bir yöntem geliştirmek gerektiğini dile getirerek bu tehlikeli fikrin yayılmasında düşman medya araçlarının büyük bir rol oynadığına dikkat çekti.
Uluslararası bir enformasyon cephesi oluşturulması çağrısında bulunan Kerimeyan, bu cephenin radikal tekfirci terör fikirlerini teşhir etmek ve insanlık dışı sonuçlarına ilişkin gerçek bir bilinç oluşturmayı amaçlaması gerektiğini belirtti.
Meyrzai: Batı Dünyasında Büyük Enformasyon Stratejisi Müslümanları Müslümanlara Kırdırmayı Amaçlıyor
İran-Arap Araştırmaları Merkezinde Araştırmacı, Necef Ali Meyrzai, yaşadığımız süreçte bölgede tanık olduğumuz katliam ve tahrip saldırılarının İslamiyet ile ilgili olumsuz hatta korkunç bir görüntü meydana getirdiğini dile getirdi.
Batı dünyasının büyük enformasyon stratejisinin Müslümanları Müslümanlara kırdırtmayı amaçladığını dile getiren Meyrzai; bu konferanstan Direnişçi Uluslararası Enformasyon Birliği kurulması kararıyla çıkılması temennisini vurguladı.
Meysan: Batı ve Körfez Ülkeleri Cihatçılara Finans ve Silah Göndermeye Son Verdiklerinde Suriye’de Olaylar Sona Erecektir
Fransız Gazeteci Teri Meysan, Batı medyasının Suriye ile ilgili oynadığı olumsuz role işaret ederek geçtiğimiz haftaya kadar kimi batı devletlerinin terörü desteklemeyi sürdürdüğünü Körfez Devletleri ve Türkiye’nin IŞİD ve diğer terör örgütlerini aleni bir şekilde desteklediğine ancak bir hafta öncesinde İran ile 5+1 Grubu arasında nükleer dosyası ile ilgili anlaşmanın imzalanmasıyla ABD’nin resmi politikalarını değiştirme yönelimi gösterdiğini belirtti.
Batının son tahlilde Suriye Arap Cumhuriyeti ile işbirliği yapmaları gerektiğini kavradığına değinen Meysan; Batılıların bu gerçeği çok öncesinden bildiklerini ancak şimdi bu gerçeğe uyum gösterme çabasına girmeleri gerektiğini ibraz etti.
Taştekin: Erdoğan Hükümetinin Yanlış Politikaları Nedeniyle Türkiye Toplumunu Parçaladı
Türkiyeli Gazeteci Fehim Taştekin, Türkiyelilerin medyanın çarpıtmaları ve bulanıklaştırma faaliyetleri nedeniyle ilk başlarda Suriye’de yaşanan olaylarla ilgili gerçeklerden haberdar olmadıklarına işaret ederek gerçeklerin kamuoyuna aktarılmasında medyanın önemli bir rolü bulunduğunu belirtti.
Bugün konferansa katılmasının Türkiyelilerin büyük çoğunluğunun hükümetin politikalarını onaylamadığının bir yansıması olduğuna dikkat çeken Taştekin; hükümetin Suriye ile ilgili yanlış politikaları sonucu Türkiye toplumunun parçalandığını ibraz etti.
Erdemol: Konferans Suriye’nin Terörle Mücadele İradesini Yansıtıyor
Türkiye Sol Haber Gazetesinde Gazeteci ve Suriye Denklemi İsimli Kitabın Yazarı Mustafa Kemal Erdemol, Türkiye’nin, IŞİD terör örgütünü kendi kiralık askeri gibi gören bir dizi devletten biri olduğuna işaret ederek IŞİD’in bugün kendisine askeri ve lojistik destek verenlein elini ısırmaya başladığını belirtti.
Suriye’nin, bölge devletleri tarafından desteklenen terörün kurbanı olduğuna değinen Erdemol; Terörle Mücadele İçin Uluslararası Enformasyon Konferansının Suriye’nin terörle mücadele alanındaki iradesini yansıttığının altını çizdi.
Fayyad: Suriye’de Yaşananların Devrim Değil Terör Olduğu Gerçeğinin Bütün Dünyaya Gösterilmesi Gerekiyor
Arap Yazarlar Birliği Üyesi Mısırlı Yazar Muhammed Fayyad ise Teröre Karşı Mücadele İçin Uluslararası Enformasyon Konferansının düzenlenmesinde geç kalındığını ifade ederek Suriye’de krizin başlamasından sonra bu alanda daha önce düzenlenen konferanslar bulunduğunu ancak bugünkü veri ve gelişmelerin bu konferansı daha da önemli kıldığını belirtti.
Fayyad Suriye’de yaşananların devrim değil terör olduğu gerçeğini bütün dünyaya göstermek gerektiğine dikkat çekerek Suriye Arap Ordusunun vatanının ulusal ve toprak bütünlüğünü teröre karşı savunduğunu ve konferans katılımcılarının bu gerçeği dünya kamuoyuna taşımakla görevli olduğunu beyan etti.
Nasif: Suriye’nin Teröre Karşı Mücadelesi Birçok Arap Devletini Terör Tehlikesinden Korudu
Mısırlı Gazeteci Amro Nasif, Suriye’nin teröre karşı verdiği güçlü mücadelenin birçok Arap devletini terör tehlikesinden koruduğunu ifade ederek terör fikrine karşı mücadelenin sadece Suriye sınırlarında değil bütün Arap topraklarında üzerinde durulması gereken bir konu olduğunu ibraz etti.
Alluş: Konferanstan Suriye’nin Düşmanlarına Karşı Enformasyon Proje Planıyla Çıkılması Gerekiyor
Ürdünlü Siyasetçi ve Yazar İbrahim Alluş, medya unsurlarının Suriye’de istikrarın sarsılması ve krizin ortaya çıkmasındaki temel etken olduğuna işaret etti ve bu perspektiften yola çıkarak konferans katılımcılarına Suriye Düşmanlarına karşı büyük bir enformasyon projesi planı hazırlama çağrısında bulundu.
Hac: Suriye Toprakları Bereketlidir ve Terörle Mücadeleyle İlgili Söz Sahibi Tek Mercii Suriye’dir
Lübnanlı Gazeteci Aktivist Semar el Hac, Terörün güzelleştirilmesini, özellikle de Arap ve direnişçi bir ülkenin terör tarafından hedef alındığı koşullarda, talep eden bütün çağrı ve söylemleri kati bir şekilde reddettiğini dile getirerek Arap Direniş çizgisinin kıblesine ulaşmak için çaba ve uğraşların sürmesi gereğini vurguladı.
Terör faaliyetlerinin tümünün son tahlilde Siyonist rejime hizmet ettiğine dikkat çeken Hac; Suriye topraklarının bereketli topraklar olduğunu ve teröre karşı direk mücadele eden bir devlet olması itibariyle bu konuda söz sahibi tek merciinin Suriye olduğunu beyan etti.
Daher: Konferans Belirgin Bir Dönüm Noktası Teşkil Edecektir
Lübnanlı Gazeteci ve NBN Televizyonu Haber Müdürü Abbas Daher, bu konferansın yaşadığımız süreçte bir dönüm noktası teşkil edebileceğini dile getirerek bu süreçte terörle mücadele alanında uluslararası düzeyde siyasi ve askeri değişimlerin söz konusu olduğuna dikkat çekti.
Hiraş: Şam’da Suriye Arap Ordusunun Meşru Namlusunun Sesinden Yüksek Bir Ses Yoktur
Lübnanlı Şeyh ve Arap Direniş Çizgisi Hazırlık Komisyonu Üyesi Abdülselam el Hiraş; Şam’da teröre karşı mevzilenmiş Suriye Arap Ordusunun meşru namlu sesinden daha yüksek bir ses bulunmadığını ifade ederek Suriye yönetimi ve halkının yanında durarak bu konferansa katılmanın sürecin dayatmış olduğu bir görev olduğunu belirtti.
Saade: Konferans Suriye’nin Sesini Uluslararası Düzeye Taşımak İçin Bir Platform Teşkil Ediyor
Halk Meclisi Üyesi Mariya Saade; Tekfirci Teröre Karşı Uluslararası Enformasyon Konferansının Suriye’nin sesini uluslararası düzeye taşımak için gerçek bir platform teşkil ettiğini dile getirerek bu platformun özgür bir platform olduğunu belirtti.
Son süreçte yaşana bölgesel gelişmeleri Suriye’nin lehine gelişmeler şeklinde değerlendiren Saade, İran’ın Nükleer Anlaşma imzalamasının bölgedeki dengenin başlangıcı olduğunu ibraz etti.
Huri: Medya Evlerde Bulunan Temel Silahtır
Edebiyatçı Kuleyt Huri, medyanın evlerde bulunan temel bir silah olduğunu ifade ederek Arapların medya ve basının savaşlardaki rolünü kavramış olması gerektiğini dile getirdi.
Arap ulusuna karşı savaşmakta olan bir medya ordusu bulunduğuna değinen, Suriye’nin maruz kaldığı komplo karşısında direnişini güçlendiren ulusal medya ve çalışanlarına büyük bir saygı ve takdir duyduğunu beyan etti.
Mulhim: Sorumluluğunu Bilen Müslüman Ulemanın Tekfirci Teröre Karşı Mücadeleye Yönelmesi Önemlidir
Suriye Halk Partisi Genel Sekreteri el Şeyh Nevvaf Babdülaziz Trad el Mulhim; Suriye topraklarına fitne ve kin tohumlarını yayan tekfirci teröre karşı mücadelede konferansın büyük bir önem taşıdığını ifade ederek gelinen aşamadan sonra Arap İslam Ümmeti yöneticileri ve medya araçlarının tekfirci terör fikrine karşı mücadeleye hak ettiği önemi vermeleri gerektiğini ibraz etti.
Bilineceği üzere Tekfirci Terör Fikrine Karşı Mücadele İçin Uluslararası Konferansa; Rusya, İran, Küba, İspanya, Çin, Türkiye, Afganistan, Pakistan, Mısır, Lübnan, Irak, Cezayir, Fas, Bahreyn, Ürdün, Sudan, Suudi Arabistan, Tunus, Kıbrıs, İngiltere, Almanya ve Kuveyt gibi çok sayıda Arap ve yabancı ülkeden 130 şahsiyet katıldı.
A.A. – R.H.
