ŞAM – Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanlığı günümüzde Suriye vatandaşı için timsah gözyaşları döken devletlerin bizzat kendilerinin Suriye’de krizin başladığı ilk anlardan beri Birleşmiş Milletler dahilinde ve haricinde terör örgütlerin katliamlarını örtbas etme amacıyla çalışma grupları teşkil ettiğini, Güvenlik Konseyinde de Suriye ve halkına karşı yaptırım ve baskı amaçlı karar tasarıları ve planları hazırladıklarına dikkat çekti.
Hollanda, Lüksemburg ve Belçika heyetlerinin ‘Suriye ordusunun varil bombaları kullandığı’ iddialarını içeren mektuplarına cevap olarak Bakanlık BM genel sekreteri ve Güvenlik Konseyi başkanına iki eş mektup gönderdi. Bakanlık mektubunda kimi devletlerin Suriye devletinin kendi toprakları üzerinde terörle mücadele hakkını ve sorumluluğunu inkar ettiklerine dikkat çekti. Mektupta söz konusu bu devletlerin Suriye devletinin kendi topraklarında ve kendi halkını vahşice katleden teröre karşı mücadelesini inkar ettikleri bir zamanda, kendilerinden binlerce mil uzaklıkta aynı terörle mücadele ettiklerini öne sürdüklerini, bu amaçla da uluslar arası bir koalisyon teşkil ettikleri bahanesinde bulunduklarına dikkat çekti.
Suriye’nin dört yıldan fazla bir süredir bulunduğu açıklamaların doğruluğunu kanıtladığına dikkat çeken Bakanlık; uluslar arası ilişkilerde benzeri görülmemiş bu krizde içişlerine her hangi bir dış müdahaleyi kesinlikle reddettiğini, teröre karşı mücadele azminde olduğunu ilan ettiğini hatırlattı. Kimi devletlerin Suriye’nin içişlerine karışmakla birlikte ilk başlarda illegal yollarla muhtelif adlandırmalar altındaki terör örgütleri desteklediklerine dikkat çeken bakanlık; bu devletlerin her şeyin gün ışığına çıkması, niyet ve hedeflerinin deşifre edilmesi ardından Kaide örgütünün Suriye kolu Nusra Cephesi ve IŞİD dahil bu terör örgütlere sınırsız destek takdim ettiklerine dikkat çekti. Bakanlık bu devletlerin tekfirci teröristlere eğitim, silah, finans, güvenli barınak ve geçit sağladıklarını, her türlü askeri ve lojistik desteği de vermelerinin yanı sıra uluslar arası platformlar da vahşetlerine örtü teşkil ettiklerini vurguladı.
Suriye halkı için timsah gözyaşları döken devletlerin Suriye’de terörü destekleyen ve ona örtü teşkil eden devletlerin aynısı olduklarına dikkat çeken bakanlık; bu devletlerin terör örgütleri destekledikleri, siyasi çözümü engelledikleri ve oyun kartlarını her fırsatta yeniden karıştırmaya çalıştıkları bir zamanda ‘sivilleri koruma, insani durum, kimyasal silah kullanma, klor gazı kullanma, ve şimdi de varil bombaları kullanma gibi bahaneler yarattıklarına vurgu yaptı.
Suriye’de krizin başından beri Güvenlik Konseyinde Suriye’ye ilişkin 2042,2043, 2118, 2139, 2165 ve 2191 sayılı kararlar başta olmak üzere tüm kararların Suriye’nin egemenline, bağımsızlığına ve toprak bütünlüğüne saygı duyma gereğini belirttiğine dikkat çeken bakanlık; teröre her türlü desteği yasaklayan bu kararların tümünün söz konusu devletler tarafından görmezden gelindiğine vurgu yaptı.
Bakanlık mektubunda Hollanda, Lüksemburg ve Belçika heyetlerinin mektuplarında tüm bu kararları yine görmeden geldiklerini, Suriye’de mevcut acıların, insani durumlar, yıkım ve ölümün sorumlularının teröre her türlü desteği temin eden İsrail, Suudi Arabistan, Katar, Ürdün ve Türkiye’nin rollerini de görmezden geldiklerinin altını çizdi. Bakanlık oysa ki bu devletlerin Suriye’de Kaide Örgütünün Suriye kolu Nusra Cephesi ve IŞİD dahil tüm terör örgütleriyle bağlantıları ve onlara desteklerinin herkes tarafından görüldüğüne dikkat çekti.
Hollanda, Lüksemburg ve Belçika heyetlerinin ABD ve Türkiye’nin eğit-donat adını verdikleri program kapsamında Suriye’de ölüm ve yıkım saçan on binlerce teröristten oluşan bir terör ordusunu eğitmeleri ve bunlara milyarlarca dolar harcanmasını göz ardı etmelerinin mantıksızlığına işaret eden Bakanlık; bu teröristlerin aynı zamanda Suriye’nin muhtelif bölgelerinde sivil yerleşim alanlarını kör havan topları ve füzelerle gelişi güzel hedef almalarının da görmezden gelinmesinin mantıksızlığına vurgu yaptı. Bakanlık mektubunda bu saldırılarda geneli çocuk ve kadınlardan oluşan yüzlerce masum insanın kurban gittiğini hatırlattı.
Kimi devletlerin destekledikleri terör örgütlerin dehşet saçmak için işledikleri vahşetlere dikkat çeken bakanlık, finans elde etmek için yağmaladıkları petrol ve tarihi eserlere de dikkat çekerek, Hollanda, Lüksemburg ve Belçika heyetlerinin tüm bunları göz ardı etmelerinin kabul edilemez olduğunu ifade etti.
Suriye hükümetine yönelik yürütülmekte olan hamlelerin hedefine ışık tutan bakanlık; amacın Suriye hükümeti ve ordusunu karalamakla birlikte dünyanın dört bir yanından gelen tekfirci ve vatan haini terör örgütlere destek ve örtü temin etmek olduğunun altını çizdi.
Bakanlık mektubunda Suriye hükümeti ve Suriye ordusunun anayasa ve kanunlar gereğince üstüne düşen misyonu yerine getirdiğini, terörle mücadele ve halkını savunma kararlılığını sürdürdüğünün altını çizdi. Suriye toprakları üzerinde terörle mücadelesinde Suriye ordusunun uluslar arası kanun ve kararlara tam bir bağlılık içinde olduğunun altını çizen bakanlık; bir kısım bölgelerde sivil halkın güvenliğini korumak için operasyonlarını ertelemesi yada iptal etmesiyle birlikte yine sivilleri korumak için bulunduğu fedakarlıkların buna en büyük kanıt teşkil ettiğini vurguladı.
A.A. – M.M.