Büyükelçi Sabbağ: Terörist Savaş Suriye’deki Su Sektörüne Çok Büyük Zarar Verdi Ve Zorlayıcı Önlemler Eski Haline Dönmesini Engelliyor

NEW YORK – Birleşmiş Milletler (Sürdürülebilir Kalkınma için Su) Konferansı’ndaki Suriye delegasyonu başkanı Büyükelçi Bassam Sabbağ, Suriye’ye yönelik terör savaşının su sektöründe 1,2 milyar doları aşan çok büyük hasara yol açtığını ve Batı’nın yasadışı zorlayıcı icraatlarının devletin su projeleri için finans sağlama çabalarını baltaladığını, hasarlı tesisleri eski haline getirmek, halihazırda faaliyette olan projeleri sürdürmek veya bu hayati sektör için altyapıyı geliştirmek için gerekli ekipmanın ithalatına kısıtlamalar getirdiğini belirtti.

Sabbağ, son Birleşmiş Milletler Su Konferansı’ndan kırk yılı aşkın bir süre sonra, “Sürdürülebilir Kalkınma için Su 2018-2028” Uluslararası On Eylem Yılı Hedeflerinin Uygulanmasına İlişkin Ara Dönem Gözden Geçirme Birleşmiş Milletler Konferansı öncesinde yaptığı konuşmada, Suyu en üst düzeye çıkaran konferansı düzenlemek Suyun günlük hayatımızdaki merkezi konumuna ve sağlık, iklim, enerji ve ekonomik kalkınma ile doğrudan bağlantısına ışık tutmakta ve bu alanda uluslararası iş birliğini güçlendirmenin önemini belirtmekte ve 2030 yılına kadar güvenli içme suyuna ve sanitasyona evrensel erişime yönelik ilerlemeyi gerçekleştirmek ve hızlandırmak için konferansın düzenlenmesine yönelik Suriye’nin bunu memnuniyetle karşıladığını ifade etti.

Sabbağ, terörist grupların Suriye halkına karşı savaşlarında suyu bir silah olarak kullandıkları, içme suyu kaynaklarını yok ettikleri, kesip kirlettikleri, kanalizasyon altyapısını ve sulama projelerini tahrip ettikleri için terör savaşının Suriye’deki su sektörüne büyük zarar verdiğini belirterek, su sektörünün hasar oranının % 41’e ulaştığını, su kaynakları, depolama, pompa ve dağıtım tesisleri dahil hasar değerinin 780 milyon doları geçtiğini, atık su sektörünin ise % 60 civarında zarar gördüğünü, hasar değerinin de 470 milyon doları aşarak kanalizasyon sektörünü etkilediğini ve nüfusun yüzde 75’inden fazlasına hizmet veren ana arıtma tesislerini de içerdiğine dikkat çekti.

Sabbağ, geçtiğimiz Şubat ayının 6’sında Suriye’yi vuran yıkıcı depremin, su sektörüyle ilgili birçok altyapı tesisinin yıkılmasına neden olduğuna dikkat çekerek, ilde bir buçuk milyon kişiye içme suyu sağlamakla görevli 80’den fazla su deposunun hizmet dışı olduğu ve diğer birçok deponun hasar gördüğü ve acilen yenilenmesi gerektiğini vurguladı.

Sabbağ, işgalci güç İsrail’in uluslararası hukuk ve normları hiçe sayarak işgal altındaki Suriyeli Golan’ın suyunu çalmaya devam ettiğine dikkat çekerek, işgal otoritelerinin, Yermuk Havzası’nın bir kolu olan Rakkad Havzası’nın sularını çalması yanı sıra, Tabarayya Gölü ve Banyas Nehri ve kaynaklarının sularını sömürdüğünü açıkladı.

Sabbağ, mevzuatın gözden geçirilmesi, finansal ihtiyaçlar için bir plan geliştirilmesi, üretim verimliliğinin artırılması ve su kaynakları sektöründeki insan ve teknik kadroların kalifiye hale getirilmesi dahil olmak üzere Suriye’nin su kaynaklarının sürdürülebilirliğini sağlama ve halka temiz su sağlama taahhüdünü yeniden belirtti.

Check Also

İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki İmha Savaşının Başlamasından Bu Yana 44.282 Şehit

İŞGAL EDİLEN KUDÜS (SANA) – Filistin Sağlık Bakanlığı bugün yaptığı açıklamada, işgalci İsrail’in Gazze Şeridi’nde …