ŞAM – Cumhurbaşkanı Beşşar Esad, İran İslam Cumhuriyeti Dış İlişkiler Konseyi Başkanı Kemal Harrazi ve beraberindeki heyeti kabul etti.
Cumhurbaşkanı Esad, Harrazi ile bir dizi entelektüel ve siyasi konuyu ve dünyada meydana gelen gelişme ve değişiklikleri görüştü.
Cumhurbaşkanı, dönüşümlerin hızlandığı bu aşamada ülkelerimiz açısından bir takım kayıplar ve olumsuzlukların yaşanmasının doğal olduğunu ancak ülkelerimizin ve halklarımızın kararlılığı ve Batı’nın, özellikle Amerika Birleşik Devletleri’nin politikalarındaki ve vizyonlarındaki ciddi hatalar sayesinde bu dönüşümlerin sonucunun lehimize olacağını değerlendirdi.
Cumhurbaşkanı Esad ayrıca, Batı bu aşamada muhtemelen daha saldırgan olacak ve elindeki tüm araçları toplumlarımızda kullanmaya çalışacağından dolayı bu aşamanın bölge ülkeleri arasında yoğun diyalog ve stratejik eylem gerektirdiğini vurgulayarak, ‘’Bu da, bölge ülkelerinin iç durumla doğru bir şekilde ilgilenmesini ve aidiyeti artırmasını ve ayrıca her türlü saldırgan politikaya karşı bir koruma ağı sağlayacak şekilde aralarındaki ilişkileri güçlendirmesini zorunlu kılan şeydir’’ ifadelerini kullandı.
Harrazi ise, dünyadaki büyük ve hızlı gelişmelerin ortasında, bölge ülkelerinin kendi çıkarlarının korunmasını garanti edecek şekilde net bir gelecek vizyonuna sahip olmaları gerektiğini değerlendirerek, bunun çeşitli düzeylerde aralarında ağ kurulmasını ve yetkililer, düşünürler ve kültürel ve stratejik meselelerle ilgilenenler arasındaki toplantıları ve diyalogları yoğunlaştırmayı gerektirdiğini kaydetti.
Harrazi ayrıca, Tahran ile Riyad arasındaki ilişkilerin yeniden tesis edilmesinin, Suriye’nin Arap ülkeleriyle ilişkilerinin güçlendirilmesinin ve Rusya-Çin ilişkilerinde büyük ilerleme kaydedilmesinin bu bağlamda atılan olumlu adımlar olduğuna işaret etti.
Cumhurbaşkanı Esad ile Harrazş arasında kimlik ve aidiyet ve bunların dinle bağlantısı konusunda da bir diyalog gerçekleşti.
Düşman taraflar kimlik ve aidiyeti hedef almaya çalıştıklarından dolayı, kimliğin derinliğinin araştırılması gerektiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Esad, ‘’ Batı, genç kuşağı iki seçeneğin önüne koydu. Birincisi aşırı dinci olmak, ikincisi, rasgele ilişki içinde olması ve herhangi bir aidiyetten ve ahlaktan yoksun olmasıdır.Bu nedenle, ülkelerimiz için zorluk, genç nesil için kimliği, kültürü ve aidiyeti korumaya dayalı üçüncü bir seçenek yaratmaktır. Bu da dine, ulusal kimliğe ve sosyal ve medeni kültüre duyulan gururu ifade edecek şekilde mevcut çağla orantılı’’ ifadelerini kullanarak.
Cumhurbaşkanı Esad, halklarımızın tarih boyunca kimliklerini, aidiyetlerini ve dinin tamamlamaya ve geliştirmeye geldiği medeni ahlakı savunduğunu da vurguladı.
R.M.