Suriye Arap Haber Ajansı – SANA Suriye Arap Haber Ajansı – SANA
NEW YORK – Suriye’nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Büyükelçi Bessam Sabbağ, 1962’den bu yana kendilerine uygulanan haksız ve yasadışı Amerikan ablukası karşısında Suriye’nin dost Küba halkının kararlılığına kesin ve sürekli desteğini yineleyerek, İnsan hakları, uluslararası insancıl hukuk ve ilgili uluslararası meşruiyet kararlarının açık bir ihlalini oluşturan, dayatılan ekonomik, ticari ve mali ablukaya derhal son verilmesi çağrısında bulunan Birleşmiş Milletler kararlarına tam bağlılığını ve güçlü desteğini vurguladı.
Sabbağ, bugün (ABD’nin Küba’ya uyguladığı ekonomik, ticari ve mali ambargonun sona erdirilmesinin gerekliliği) konusunda Genel Kurul’da yaptığı konuşmada, Küba’ya uygulanan bu ABD ambargosunun aynı zamanda BM Sözleşmesi’nin de ciddi bir ihlali olduğunu, Küba insan haklarının sistematik ihlali sayıldığını, tek taraflı zorlayıcı yaptırımların en uzun vadeli ve en tehlikelisi olarak kabul edildiğini, Sürdürülebilir Kalkınma için 2030 Gündemi hedeflerine ulaşmanın önündeki en büyük engel olduğunu, kimsenin geride kalmamasını sağlamak olduğunu belirtti.
Sabbağ “Ülkem heyeti, her yıl Genel Kurul’a sunulan karar taslağı lehinde oy kullanmasından gurur duymaktadır. Bu kararın yıllık oylanması – bunun sonucu üzerinde uluslararası fikir birliğine varmaya yakın- bir sonuçtur. Ardışık ABD yönetimlerine halk üzerindeki haksız kuşatmayı kaldırmaları ve Küba halkına yasa dışı tek taraflı yaptırımlar uygulama politikalarını tersine çevirmeleri, ülkeye yakıt ikmali yapan şirket ve gemilerin yargılanması ve keyfi olarak Küba’nın ABD Dışişleri Bakanlığı’nın terörizmin devlet sponsorları listesine haksız yere dahil edilmesi olduğunu” söyledi.
Sabbağ: Ülkedeki tüm gelir kaynaklarının hedef alınması ve dünyanın her yerinde ABD’nin Küba’yı tecrit etme ve ekonomik çöküşe neden olma stratejisinin önemli bir parçası olarak Küba ile uğraşan hükümetleri, bankacılık kurumlarını ve iş adamlarını korkutmak, Küba’yı olumsuz etkilediğini, Kübalıların yaşam durumu ve güvenlikleri, kendilerine bankacılık hizmeti veren bankalarla ve hatta dünyanın dört bir yanındaki Küba diplomatik misyonlarıyla ilişkilerinin, ABD yönetiminin misilleme önlemleri alma korkusundan etkilendiğini” söyledi.
Sabbağ: Genel Sekreterin periyodik raporları ve Küba delegasyonunun üye devletlere dağıttığı aylık raporlar, birçok kişiye dayatılan bu zorlayıcı tedbirler sonucunda Küba halkının çektiği acının bir başka kanıtıdır. Küba halkının, Covid-19 pandemisinin patlak vermesi de dahil olmak üzere bu boğucu ablukanın her gün maruz kaldığı kayıplar ve dünya halkları ve ekonomileri üzerindeki yıkıcı etkilerinin, Küba’nın kendi çabalarıyla binlerce hayatı kurtarmayı başardığını söyledi.
Sabbağ, Suriye Arap Cumhuriyeti’nin, Küba ve diğer birçok ülke gibi, bugüne kadar, Birleşmiş Milletler ve uluslararası meşruiyet çerçevesi dışında, ABD tarafından tek taraflı ve yasadışı olarak dayatılan birçok tek taraflı ve yasadışı zorlayıcı yaptırımların hedefi olduğunu vurgulayarak, Ülkeme karşı ekonomik terörizmi temsil eden terör örgütleri IŞİD ve El Nusra gibi terör örgütleri ve bunlarla bağlantılı kuruluşlar tarafından uygulanan terörizmi tamamlamadığına dikkat çekti.
Sabbağ, “Ülkeme yönelik bu ekonomik terör, her Suriyeliyi günlük yaşamında etkiledi, temel ihtiyaçlarını karşılamaktan mahrum etti ve Suriye hükümetinin ihtiyaç sahiplerine hizmet ve destek sağlama yeteneğini sınırladı. Ekonomik kalkınma ve sosyal refah hakkı da dahil olmak üzere insan haklarından yararlanmalarını engellemektir” dedi.
Sabbağ: Bazı ülkeler tarafından sırf kendi politikalarını izlemedikleri için diğer ülkelere karşı dayatılan bu adaletsiz, ahlaksız ve insanlık dışı tedbirlerin derhal durdurulmasını talep etmeden, hiç kimsenin Birleşmiş Milletler Misakı’na, uluslararası insancıl hukuka ve uluslararası insan hakları hukukuna saygı gösterilmesi çağrısında bulunması kabul edilemez. Bu alanda pazarlanan her türlü argüman veya bahane, onların her zaman izledikleri siyasi ikiyüzlülük ve çifte standart politikası çerçevesine girmektedir, dedi.
