ŞAM – Cumhurbaşkanlığı Özel Danışmanı ve Uluslararası Kudüs Vakfı – Suriye Mütevelli Heyeti Başkanı Dr. Büseyna Şaban, Arapların birliği sağlamadan bölgesel bir ağırlık oluşturamayacaklarını, tek bir halk olarak hareket ettiğimiz, inandığımız ve çalıştığımız durumlar dışında, geleceğe öncülük etmek ve aleyhimize olan tüm ırkçı yöntemlere son vermeden birlik sağlayamayacağımızı belirtti.
Şaban, bugün Dama Rose Otel’de düzenlenen Vakıf Mütevelli Heyeti toplantısında düzenlediği basın toplantısında, tüm Arap halklarının tek bir millete ait olduğunu ve kaderlerinin ortak olduğunu, bu millete ve meselelerine hizmet etmek, gurur ve haysiyetle yaşamak için safların birleşmesi, tek yürek ve tek vicdan olması gerektiğine dikkat çekti.
Şaban, düşman İsrail’in planlarını ve Mescid-i Aksa’yı kontrol etmeye yönelik tüm ağır silahlı girişimlerini kırmayı başaran Filistin halkının kararlı iradesine övgüde bulundu.
Şaban, işgal zindanlarındaki tutsaklardan ve Kudüs meydanında konuşlanan Filistinlilerden, bu düşmanın irade, sabır ve metanetle mağlup edileceği dersini alma çağrısında bulundu.
Kendi yönünden Sebastia Rum Ortodoks Başpiskoposu Başpiskopos Ataullah Hanna, işgal altındaki Kudüs’ten gelen sesli mesajda, Kudüs şehrine yönelik komplonun kutsal mekanlarını, Müslümanları ve Hıristiyanları hedef aldığını ve ırkçı Siyonist işgalin tüm Müslümanların kalbinde olduğunu belirterek; “Filistinliler, Kudüs’ü sahiplerinden çalmaya, onu Yahudileştirmeye ve Hristiyan ve İslami kutsallıklarında suç ortaklığı yapmaya çalışıyor.
Başepiskopos Hanna, Mescid-i Aksa’ya komplo kuranların, onu hedef alan, zaman ve mekanda bölmeye çalışanların, Hristiyan ve İslami vakıflara karşı komplo kuranların, Kudüslüleri yerinden etmek, yurtlarından sökmek, Şeyh Cerrah, Silvan, Cabal el Mukabbir, Eski Şehir ve Kudüs’ün tamamındaki mahallelerinin kimliğini çalmak ve evlerini yıkmak için çalışanlar olduğuna dikkat çekti.
Başpiskopos Hanna ayrıca Uluslararası Kudüs Vakfı’nın Kudüs şehrini, kutsallığını, Filistinli Arap kimliğini ve Filistin halkının en başta topraklarına dönüş hakkı olmak üzere tüm adil haklarını savunmada oynadığı role övgüde bulundu.
Uluslararası Kudüs Vakfı Genel Müdürü Yasin Hammoud ise yaptığı konuşmada, emrivakiyi empoze etmek amacıyla Mescid-i Aksa’yı ihlal etmekten ve onu basmaktan, Filistinlileri yerinden etmekten, evlerini ele geçirmekten, boşaltmaktan ve kontrol etmekten oluşan israil eylemleri hakkında bilgi vererek, bölgedeki tüm Siyonist projelerle birlik, dayanışma ve ortak karşı karşıya gelme dışında, bu ulusun sömürgecilerden ve işgalcilerden kurtuluşunun olmadığını belirtti.