SÜVEYDA – Süveyda’nın güney kırsalındaki Al Kafr beldesinde bulunan birçok arkeolojik simge, Cebel Al Arab’ın kültürel mirasını yansıtmakta, Beldenin en meşhur tepesi olan El Kuleyb tepesiyle 4 tepe arasındaki konumu itibariyle kendine özgü bir doğa ile iç içe geçmiş bir antik tarihin ve medeniyetin bir kanıtıdır.
Al Kafr beldesi, arkeoloji alanındaki araştırmacı Dr. Neşet Kivan’a göre, erken Hıristiyan kaynaklarında “Kabra” adlı eski bir köyün yeri olarak belirtildiği gibi, farklı bir doğal ve arkeolojik ortamda yer almaktadır.
Kivan SANA muhabirine yaptığı açıklamada, Al Kafr beldesinin kalıntıları arasında, Nabatiye, Roma ve Bizans dönemlerine ait bir grup dini ve sivil yapının yanı sıra, sütunlarla süslü antik evlerin ve binaların üzerinde mimari bezemelerin yer aldığı sütun başlıklarının yer aldığını, ayrıca St. George adına en eskisi 391, ikincisi 652 yılına kadar uzanan iki kilisenin varlığına işaret etti.
Kivan’a göre, Al Kafr’daki eski beldede, tarihi binaları ve su kaynaklarıyla bilindiğini, ayrıca 1920’lerde, eski eserleri korumak için bir depoyu da içerdiğini, bunların bir kısmının daha sonra Süveyda Müzesi yanı sıra Şam Ulusal Müzesi’ne konulduğunu açıkladı.
Kivan’ın açıkladığı gibi Al Kafr’ın belirleyici özelliklerinden, onun yanında tanrı Zeus’a adanmış bir Roma tapınağının bulunduğu Tell Kalib’in yanında yer alması, beldenin yanından, Busra’dan Habran üzerinden antik bir gözetleme noktası içeren bu tepeye uzanan antik bir Roma yolunun da geçmesi olduğunu, buna ek olarak Mimari birimleri Bakır ve Tunç Çağlarına kadar uzanan Tell Zahir olan beldenin arazileri içinde yer alan önemli bir arkeolojik alana yakınlığı olduğuna işaret etti.
Kivan, Suriye Eski Eserler Kurumu tarafından 925 yılında köyün kuzeyindeki bir alanda gerçekleştirilen acil kazılarda, en büyüğü bir sandalyede oturan ve her iki eliyle açık bir kitap tutan yazıcıları temsil eden 3 adet bazalt mezar tipi oturan adam heykelinin bulunduğuna, Güney Suriye’nin arkeolojik mirasının bir parçası olarak Şam’daki Ulusal Müze’de yer aldığını ve bunun, Roma döneminde yazıcılar sınıfının sahip olduğu prestijli konumun bir resmini sunduğuna dikkat çekti.
Al Kafr Beldesi, Süveyda ilinin merkezine yaklaşık 12 km uzaklıkta olup deniz seviyesinden 1.300 metreden fazla yüksekliktedir, bu da onu en önemlisi asma olan çeşitli ağaçların dikilmesine uygun hale getirmektedir. Ayrıca Musa ve Al Alika gibi su kaynakları da içermektedir.