ŞAM – Dışişleri Bakanlığı, Altıncı Brüksel Konferansı’nın Birleşmiş Milletler’in insani çalışmaları düzenleyen ilkeleriyle uyuşmadığını ve Suriye halkına yardım etme konusunda gerçek bir hevesi yansıtmadığını teyit ederek, özellikle konferansı örgütleyen ülkeler Suriye topraklarının bir kısmını işgal ettiğinden veya işgalini desteklediğinden, Suriye halkının servetini yağmalamakta ve yeniden yapılanma sürecini ve mültecilerin geri dönüşünü engellemekte olduklarını belirtti.
Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanlığı bugün yayınladığı beyanda, “Suriye Arap Cumhuriyeti, altıncısı 9 ve 10 Mayıs’ta gerçekleştirilecek olan Suriye’nin ve bölgenin geleceğini destekleme konulu sözde Brüksel konferansına ilişkin tutumunu yeniden teyit ettiğini” belirtirken, bu biçim konferansların, insani yardım çalışmalarını düzenleyen Birleşmiş Milletler ilkelerine aykırı olduğunu ve ilgili ana devlet olan Suriye Arap Cumhuriyeti’nin katılımı olmadan gerçekleştirldiğine işaret etti.
Bu bağlamda devam ederek bakanlık, “Özellikle bu konferansları düzenleyen veya katılan bazı ülkelerin Suriye topraklarının bir kısmını işgal ettiği veya işğal edilmesini desteklediği, ayrıca Suriye halkının servetini yağmaladıkları gerçeğine bakarsak, bu konferansların Suriye halkına yardım etme ve haklarını geri alma konusunda gerçek bir hevesi yansıtmadığı açıkça ortaya çıkar” dedi.
Konferansı düzenleyen ülkelerin insani yardım sağlama ve bunu siyasi ön koşullara bağlama konusunu ne ölçüde siyasallaştırdığı artık kimse için bir sır değil.
Bakanlık, konferansı düzenleyen ülkelerin insani yardım sağlama konusunu ne ölçüde siyasallaştırdığının ve bunu yeniden yapılanma sürecinin engellenmesi dahil insani yardım çalışmasının gerekleri ve hedefleriyle hiçbir ilgisi olmayan siyasi ön koşullara bağladığının artık kimse için bir sır olmadığını belirtti.
Bakanlık, bu konunun siyasallaştırıldığını bir kez daha teyit eden şeyin, Rusya Federasyonu’nu veya dengeli bir konuma sahip diğer ülkeleri, Suriye’deki durumla hiçbir ilgisi olmayan tamamen siyasi nedenlerle Altıncı Brüksel Konferansı’na katılmaya davet etmemesi olduğuna işaret etti.
Bakanlık, Suriye’nin özellikle Batı destekli terör saldırısına uğramadan önce, ekonomik büyümesi yüksek, kendi kendine yeten bir ülke olduğuna ve herhangi bir dış borç ve yardıma muhtaç olmadığına dikkat çekerek, “aksine bölge ülkelerinden ve yurt dışından sığınmacılara ev sahipliği yapan ülkeler arasında en ön sıralarda yer aldı ve onlara hiçbir ayrımcılık ve siyasallaştırmadan elinden gelen her şeyi sağladığını” belirtti.
P.M.