Suriye, İnsan Hakları Konseyi Soruşturma Komisyonu’nun Yetkisini Reddettiğini Yenileyerek Feshedilmesini Talep Etti

CENEVRE – Suriye, İnsan Hakları Konseyi’ndeki soruşturma komitesinin yetkisinin yenilenmesini ve bu komiteyi karalama uygulaması ve reddedilen suçlamaları teşvik etmek için bir platform haline getiren sahte raporları reddetti yeniledi.

Suriye’nin Cenevre’deki Birleşmiş Milletler ofisi ve uluslararası kuruluşlar nezdindeki daimi temsilcisi Büyükelçi Hussam el Din Ala, bugün İnsan Hakları Konseyi toplantısında, “Komitenin Konsey’deki raporu, Suriye’deki durumu ele alışında yanıltıcıdır ve bölgesel ve uluslararası partilerin desteğiyle kendisine karşı yürütülen terör savaşının, yabancı işgalinin ve dayatılan tek taraflı zorlayıcı tedbirlerin bir sonucu olarak karşı karşıya kaldığı büyük zorlukları ve topraklarının bir kısmının işgal altında olmasını görmezden gelmektedir.. Bu da, Suriyelileri gıda, ilaç, petrol ve enerji kaynaklarından alıkoyan stresli yaşam koşulları yaratmayı amaçlıyor” dedi. Ala, bu bağlamda Suriye halkını ekonomik kapasitelerinden yoksun bırakmak için Amerikan işgalinin suç ortaklığıyla doğal ulusal kaynakların ve zenginliğin çalınması ve Türk işgalinin suyu bir gasp ve siyasi baskı için bir silah ve bir araç olarak kullanmasına” dikkat çekti.

Büyükelçi Ala, müdahaleci gündemlerin yanılsaması peşinde koşan bir grup ülke adına Birleşik Krallık tarafından teşvik edilen rıza dışı kararlar ışığında yarı açık bir yetkiyle çalışan komitenin genişletilmesi çabalarıyla bağlantılı olduğunu belirtirken, “Suriye, komisyonun yetkisini destekleyen devletlerin suistimallerine ve uluslararası hukuku, Birleşmiş Milletler Sözleşmesini ve kararlarını ihlallerine bir kılıf sağlamaya katkıda bulunan raporu tamamen reddetmesini yineliyor” ifadeleri ekledi.

İnsan Hakları Konseyi’nin Meclis Salonu’nda oynanan oyunlardan uzak, sorumlu davranmasının zamanı geldi.

Büyükelçi Ala, yıllarca sahte bir şekilde interaktif diyalog adı verilen oturumlar düzenleyerek, siyasallaştırma ve mesleki kusurlarla dolu tek taraflı raporları öne çıkararak ve Suriye’deki durumun gerçekliğini yansıtmayan kararları dayatarak geçen yıllardan sonra,  Konsey salonundaki oyunlardan uzak şeklinde İnsan Hakları Konseyi’nin şu anda sorumlu davranın zamanının geldiğini belirtti.

Ala, Suriye’nin ABD ve müttefiklerinin desteğiyle maruz kaldığı terör savaşı ve askeri ve ekonomik saldırganlığın üzerinden 11 yıl geçmesine rağmen, BM raporlarının ve bazı ülkelerin bu konseydeki açıklamalarının başarısız müdahaleci gündemlere devam etme kararlılığını yansıtan hala birbirinden farklı ve gerçeklikten ayrı hikayeleri tekrarladığını belirtti.

Suriye’nin Cenevre’deki Birleşmiş Milletler Ofisi daimi temsilcisi, Suriye’nin ve Birleşmiş Milletler Şartı’na saygıya dayalı yapıcı diyalog ve işbirliği yoluyla Konsey mekanizmalarıyla işbirliği yapma konusundaki istekliliğinin yakın zamanda üçüncü ulusal raporunun müzakerelerini şu çerçevede tamamladığını belirtti.

Terörden arındırılmış bölgelerin rehabilitasyonu, vatandaşlarının haklarının korunması, temel ihtiyaçlarının karşılanması, “Covid 19” salgınıyla mücadele ve yerinden edilmiş Suriyelilere vatan ve evlerine dönmek için uygun bir ortamın sağlanması alanlarında devletin mevcut imkanlar dahilindeki çabalarının altını çizdi.

Komisyon raporları terörle mücadele çabalarıyla ilgili gerçekleri tahrif etmeye devam ediyor

Büyükelçi, üçüncü ulusal raporun, önceki raporlarında olduğu gibi insani ve hukuki mülahazalar üzerinden siyasi gündemler sunmaya devam eden soruşturma komisyonunun raporlarında kendisine yöneltilen iddia ve suçlamaları çürütecek yanıtlar ve açıklamalar içerdiğini de belirtti.

Bu bağlamda Ala ayrıca, terörle mücadele çabalarıyla ilgili gerçekleri çarpıtmaya devam eden ve terör örgütü olarak sınıflandırılan Türk işgalinin desteği, koruması ve sponsorluğu ile İdlib’de faaliyet gösteren “Kaide” ve “IŞİD”e bağlı sözde “silahlı Suriye muhalefet” niteleyen komitenin raporlarına bu yanıtların ve bilgilerin yer bulamamasının şaşırtıcı olmadığına dikkati çekti.

Ala, komisyon raporlarının, Türk işgalinin Suriye topraklarının bazı bölgelerinde gerçekleştirdiği Türkleştirme uygulamalarını ve zorunlu demografik değişimi araştırmak ve kınamak yerine, bu bölgelere Türk işgalinin verdiği isimleri benimsediğine dikkat çekti.

Son olarak Ala, komisyon raporlarının, Türk işgalinin Suriye topraklarının bazı bölgelerinde gerçekleştirdiği Türkleştirme uygulamalarını ve zorunlu demografik değişimi araştırmak ve kınamak yerine, bu bölgelere Türk işgalinin verdiği isimleri benimsediğine, Suriye’nin egemenliğine saldırı ve toprak bütünlüğüne tehdit oluşturan Türk ve Amerikan işgalinin varlığı, Suriye devletinin resmi talebi üzerine hazır bulunan güçlerle eşit bir zemine yerleştirmesine de işaret etti.

P.M.

Check Also

İsrail’in Sınır Kapılarına Yönelik Saldırganlığı Sonucu Homs Ve Tartus Kırsalındaki Köprülerde Büyük Hasar Oluştu

TARTUS – HOMS (SANA) –  İsrail’in dün geceki menfur saldırganlığı, Homs’un batı kırsalındaki El Dabusiyah, …