Caferi: Suriye Güvenlik Konseyinin 2199 Nolu Kararını Memnuniyetle Karşıladı

NEW YORK – Suriye’nin BM Daimi Temsilcisi Beşşar el Caferi, Güvenlik Konseyinin onaylamış olduğu, IŞİD ve Nusra Cephesi terör örgütlerinin çalıntı petrol ve tarihi eser satışı yoluyla sağladıkları finansın kesilmesine ilişkin 2199 nolu kararın Suriye tarafından memnuniyetle karşılandığını ifade etti.

Caferi dün Irak’ın BM Daimi Temsilcisi ile düzenlediği ortak basın konferansında yaptığı konuşmada 2199 nolu kararın Suriye ve Irak için büyük bir önem taşıdığına dikkat çekerek Suriye ve Irak’ın adı geçen terör örgütlerinin zulmü ve vahşetinden en çok etkilenen ülkeler olduğunu belirtti.

Bölgede özellikle de Suriye ve Irak’ta yaygınlık gösteren söz konusu terör örgütleri militanlarının iki ülkeye de sınırları olan Türkiye ve Ürdün topraklarından sızdıklarının altını çizen Caferi; bu terör örgütlerinin yabancı devlet istihbarat birimleri tarafından desteklenmeleri sonucu büyüdüklerini hatırlattı.

Caferi;  2199 nolu kararın Güvenlik Konseyinde daha önce terörle mücadele başlığı altında onaylanan bir takım kararların tamamlayıcısı olduğunu dile getirerek bu kararın Güvenlik Konseyinde Rusya ve Çin Halk Cumhuriyeti heyetlerinin çabaları sonucu onaylandığını ibraz etti.

Alınan Kararlara Rağmen Türkiye ve Ürdün Teröristlere Müsamaha Gösteriyor

Şu ana kadar terörle mücadeleye ilişkin Güvenlik Konseyinde 2178, 2170 ve 2199 nolu kararlar olmak üzere üç kararın onaylanmış olduğunu hatırlatan Caferi; Türkiye ve Ürdün’ün hala teröristlerin özellikle de IŞİD ve Nusra Cephesi teröristlerinin toprakları ve ortak sınırları aracılığıyla Suriye ve Irak’a geçmelerine müsamaha göstermeyi sürdürdüklerini ifade etti.

Kararda Mutedil Muhalefet ya da Radikal Muhalefet Ayrımı Yoktur

Aynı şekilde İsrail’in de Güvenlik Konseyinde onaylanan kararlara aldırmayarak terörü desteklemeyi sürdürmesinin alışıldık bir hal aldığını dile getiren Caferi; Güvenlik Konseyi kararında “Mutedil Muhalefet ya da Radikal Muhalefet” şeklinde bir ayırım yapılmadığının altını çizdi.

Karar Teröristlerin Bütününe Karşı Mücadele Yükümlülüğü Getiriyor

Kararın teröristlerin tümüne karşı mücadele etme yükümlülüğü getirdiğine işaret eden Caferi; Ürdün topraklarında “askeri operasyon odaları” adı altında kurulan kamplarda askeri eğitim alan teröristlerin; ABD, İsrail, Türkiye, Fransa, Katar ve Suudi Arabistan istihbarat birimlerinin gözetim ve denetimi altında Suriye ve Irak topraklarına gönderilmelerine göz yumulmaması gerektiğini vurguladı.

Caferi; Türkiye, Ürdün, Katar ve Suudi Arabistan’da teröristler için kurulan askeri eğitim kamplarının siyasi ya da barışçıl çözüm arayışlarına hiçbir şekilde hizmet etmeyeceğini tam tersine bu kampların Suriyeliler için ölüm üretim merkezleri olduklarını beyan etti.

Teröristler Çaldıkları Petrolü Türkiye Aracılığıyla Avrupa’ya Satıyorlar

Ayrıca teröristlerin Suriye ve Irak’tan çaldıkları petrolü Türkiye’deki petrol rafinerilerinde işledikten sonra ihraç ettiklerinin bilinen bir şey olduğunu dile getiren Caferi; Suriye ve Irak’tan çalınan petrolün işlendikten sonra Türkiyeli aracılar tarafından Avrupalı petrol şirketlerine satıldığı bilgilerinin artık sır olmadığını vurguladı.

Karar Suriye ve Irak’tan Petrol Çalınması ve Ticaretinin Yapılmasını Suç Olarak Tanımlıyor

Öte yandan Irak’ın BM Daimi Temsilcisi Muhammed Ali el Hekim, 2199 nolu kararın teröristlerin çalıntı petrol ihraç etmelerinin ve silahlı terör gruplarına fidye ve başka şekillere ekonomik destek verilmesinin yasaklanmasını kapsadığına dikkat çekti.

Başta IŞİD ve Nusra Cephesi terör örgütleri olmak üzere Suriye ve Irak’ta petrol çalarak ticaretini yapan herkesi suçlu olarak tanımlaması yönüyle kararın büyük bir önem taşıdığını dile getiren Hekim; onaylanan bütün devletlerin uymasının daha da can alıcı bir öneme sahip olduğunu vurguladı.

Caferi; gazetecilerin sordukları sorulara cevaben; Suriye ve Irak’tan çalınan kararın tarihi eser ve kültürel sembollerin ticaretini kapsadığına değinerek IŞİD, Nusra Cephesi ve diğer terör örgütlerine odaklanan kararın ayrıca söz konusu çalıntı materyalleri satın alanları da kapsadığının altını çizdi.

ABD Politikalarının Hatalı Olması Sonucu Terör Bütün Dünyaya Yayıldı

Gazetecilerin, 2199 nolu kararın devletlere sınırlarını terörist, çalıntı petrol ve tarihi eser geçişlerine karşı denetlemesiyle ilgili alınacak icraatları kapsamaması ve ABD’nin BM Temsilcisinin yaptığı konuşmayla ilgili sorularına cevaben, Caferi: “ ABD’nin Afganistan’da terörle mücadele alanındaki politikalarının hatalı olması sonucu terör bütün dünyaya yayıldı.

ABD’li yetkililerin isimlendirmesiyle ‘Teröre Karşı Savaş” beklenmedik bir şekilde terörün bütün dünyaya yayılmasıyla sonuçlandı. ABD’li karar sahiplerinin, terör gruplarıyla savaşmaya niyetlendikleri sırada yaptıkları hesaplardaki hatanın ne olduğunu anlamalarının vakti geldi…”

ABD yönetiminin hali hazırda Suriye’de bulunan kimi terör gruplarını desteklediğine dikkat çeken Caferi; ABD’nin “terörle mücadele” iddialarına güvenilirlik kazandırması için 2199 nolu kararı uygulayan ilk devlet olması gerektiğinin altını çizdi.

Caferi: ABD’nin BM Temsilcisi konuşmasına başlamadan önce, Washington’un Suriye topraklarında bulunan IŞİD mevkilerine karşı hava harekatı başlatmaya karar verdiği zamanları hatırlaması gerekiyor.

BD yönetiminin Suriye topraklarındaki IŞİD mevkilerini bombalama niyeti bana bildirilebilirdi. Kaldı ki ne Washington ne de başka taraflar Suriye ve Cumhurbaşkanı Beşşar el Esad’ın teröre karşı mücadeledeki rolünü inkar edemez. Tabii olarak kimi hassas durumlarda bilgilendirildik.

Biz terörle mücadele alanında işbirliği yapmaya hazırız ancak işbirliğinin iki yüzlülükten uzak ve gerçek bir işbirliği olmasını isteriz… dedi.

Türkiye, Suriye Yönetimine Karşı Terör Batağına Tamamen Saplanmış Vaziyette

Türkiye’nin şu ana kadar 2178 ve 2170 nolu kararları uygulamadığını ifade eden Caferi; bundan sonra 2199 nolu kararı da uygulamayacağının açık olduğunu çünkü Türkiye’nin Suriye yönetimine ve Suriyelilerin yaşamlarına karşı süren terör batağına saplanmış olduğunu vurguladı.

2199 nolu kararın kapsamına ilişkin gazetecilerden gelen yorum ve soruları cevaplayan Caferi: bu kararın Güvenlik Konseyi tarafından terörle mücadele alanında onaylanmış en geniş kapsamlı karar olduğunu dile getirerek asıl meselinin onaylanan kararların sayısı ve kapsamından ziyade bu kararların uygulanıp uygulanmaması olduğunun altını çizdi.

Caferi: Suriye’nin terörle mücadelede samimi olan her devletle işbirliği yapmaya hazır olduğunu ifade ederek kimilerinin terörü görmezden gelmesinin en büyük bedelini Suriye ve Irak halklarının ödediğinin altını çizerek konuşmasını noktaladı.

F.B. – R.H. – M.M.

Check Also

Nuseyrat Kampında Yerinden Edilmiş Kişilerin Kaldığı Bir Okula Düzenlenen İşgal Saldırganlığında 12 Şehit

İŞGAL EDİLEN KUDÜS (SANA) – İsrail’in, Gazze Şeridi’nin merkezindeki Nuseyrat kampında yerinden edilmiş kişilerin kaldığı …