ŞAM – Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanlığı, terör gruplarının Suriye Arap Ordusunu suçlamak için İdlib İlin’nde kimyasal silah kullanımı uydurma girişimlerinin Amerika Birleşik Devletleri, bazı Batılı ülkeler ve Türk istihbarat servisleri tarafından yönlendirildiğini ve desteklendiğini teyit etti.
Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanlığından resmi bir kaynak SANA’ya bulunduğu açıklamada, “Terör örgütleri, “Beyaz Miğferli” teröristler ve onların sahadaki ve bazı uluslararası platformlardaki destekçileri, Suriye Arap Cumhuriyeti ve ordusunu suçlamak için İdlib ve Hama illerinin bazı bölgelerinde kimyasal silah kullanımına yönelik oyunlar hazırlayarak terör eylemlerine hazırlanmaktan vazgeçmediler” dedi.
Kaynak; “Sözde “Hay’at Tahrir el Şam, eski terörist el Nusra Cephesi”nin teröristleri, Türkiye sınırındaki “Bab el Hava” kapısından ham klor yüklü tankerler getirdi.. ” Hay’at Tahrir el Şam” teröristlerinin eşlik ettiği tankerler Bab el Hava-Sarmada-Tel Akrabat-Atame yolunu kullandı… Edinilen bilgiye göre, “Atame” beldesinde kimya endüstrisi için bir fabrika ve klor gazı üretiminde uzmanlaşmış bir laboratuvarı var.. Hay’at Tahrir el Şam, “Beyaz Miğferli” terör örgütü ile koordineli olarak, Suriye Arap Ordusunu ve müttefiklerini suçlamak için klorlu mermileri harekete geçirerek İdlib kırsalında sivillere karşı kullanacak..” ifadeleri ekledi.
Kaynak, çeşitli isimlerdeki terör gruplarının bu alanda yaptıklarının Amerika Birleşik Devletleri, bazı Batılı ülkeler ve Türk istihbarat servisleri tarafından yönlendirildiğini ve desteklendiğini açıklarken, “bilindiği gibi, bu terörist gruplar ve onların iğrenç suçları, bu ülkelerden siyasi ve medya saklama şeklinde destek aldığına” işaret etti.
Kaynak, Suriye’nin bu teröristleri destekleyen ülkeleri, kurbanları sadece masum Suriyeli sivillerin olduğu bu oyunları durdurmaya ve bu yeni kanlı suçu işlememeye çağırdığına dikkat çekti. Kanak; “Suriye Arap Cumhuriyeti, ABD, İngiltere, Fransa, Almanya, Hollanda ve Türkiye başta olmak üzere bu teröristlere destek veren ülkeleri bu zehirli maddelerin kullanılmasından ve hiçbir ahlaki caydırıcılık olmaksızın masum sivillerin öldürülmesinden sorumlu tutacaktır” diye eklerken, Suriye’nin, Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü’ne bu bilgiyi ve bunu çok ciddiye alma gereğini göz ardı etmeme ve Kimyasal Silahlar Sözleşmesi’nde belirtilen yetkileri çerçevesinde ele alma çağrısında bulunduğunu dile getirdi.
Son olarak kaynak açıklamasını; “Suriye Arap Cumhuriyeti, kimyasal silahların herhangi bir kimse tarafından, her yerde ve hiçbir koşulda kullanılmasını kategorik olarak reddettiğini ve bu silahları daha önce kullanmadığını ve ilk etapta elinde olmadığı için şimdi de kullanamayacağını defalarca teyit etmiştir.. aynı zamanda, bu tür açık ve tekrarlanan suçların, Suriye’nin tamamında halkına güvenlik ve emniyeti yeniden sağlayana kadar terörle mücadelesini sürdürmekten vazgeçmeyeceğini vurgulamaktadır” ifadelerle sonlandırdı.
P.M.