Ne Siyasi Ne de Ahlaki Açıdan Erdoğan Rejimine Güvenmiyoruz

ŞAM – Suriye’nin BM Daimi Temsilcisi Beşşar el Caferi; Astana görüşmeleri sürecinin Cenevre sürecinin tamamlayıcısı olduğunu ve Suriye’de çatışmaların durdurulması üzerinde odaklandığını belirtti.

Suriye televizyon kanalı ile bu akşam bulunduğu mülakatta Caferi; Astana sürecinin 1., 2. Ve 3. turlarında olumlu gelişmeler kaydettiğini belirtirken, Rusya ve İran’ın Suriye’de siyasi çözümün sağlanmasında ciddi bir tutuma sahip olduklarına işaret etti.

Caferi ‘silahlı muhalefetin’ bu görüşmelere katılması ya da katılmamasının pek önemli olmadığını belirtti. Bu süreçten temel amacın çatışmaların durdurulmasını pekiştirmekle birlikte bu yönde uzlaşma kaydeden silahlı gruplar ile kabul etmeyen Nusra ve IŞİD gibi terör örgütleri bir birinden ayırmak olduğunu ifade eden Caferi, teröre karşı olan tüm güçleri birleştirmek olduğunu söyledi. Caferi fakat şu ana dek bunun olmadığını sözlerine ekledi.

Astana sürecinin başlamasından bu yana Suriye’nin garantör ülkeler olarak sadece Rusya ve İran ile koordinasyonda bulunduğunu belirten Caferi, Türkiye rejimi ile hiçbir koordinasyon ya da temasın olmadığını vurguladı. Caferi Suriye’nin siyasi ve ahlaki açıdan Erdoğan rejimine kesinlikle güvenmediğinin altını çizdi.

Suriye’nin teröre karşı mücadelesinde askeri ve siyasi önemli başarılara imza attığına dikkat çeken Caferi; siyasi başarılardan birinin, bölgenin asıl meselesinin terör olduğunun tüm dünya tarafından irdelenmesi olduğunu söyledi. Caferi Suriye’ye uluslar arası terör akınını durdurma anahtarının, Türkiye sınırlarını kontrole almak olduğunu ifade ederken, Erdoğan rejiminin de uluslar arası terörü edat olarak kullanmasıyla bu yönde gerekli iradeye sahip olmadığını kaydetti.

Radikal terörün hala bir kısım devletler tarafından siyasi ajandalarda edat olarak kullanıldığını belirten Caferi, son olarak Suriye’de meydana gelen terör saldırılarının amacının, Cenevre’de yeni turun başlaması öncesinde Suriye hükümetine baskı uygulamak olduğunu belirtti. Caferi belli başlı devletlerin hala terörü desteklediklerini ve siyasi çözümü sabote etmek için her çabayı sarf ettiklerini söyledi.

‘Riyad muhalefetinin’ terörle mücadeleyi reddettiğine dikkat çeken Caferi, terörle mücadeleyi reddeden bir muhalefetin nasıl ulusalcı olduğunu iddia ettiği sorusuna işaret etti.

Caferi; Suriye’nin, İsrail saldırılarına karşı gerekli ve uygun gördüğü cevabı verdiğinin altını çizerken, bu cevapta oyun kurallarının değiştirildiğine vurgu yaptı.

Check Also

Silahlı Kuvvetlerimiz Halep Ve İdlib Kırsalında Terör Örgütlerinin Saldırılarına Karşı Koyarak, Ağır Kayıplara Uğratmaya Devam Ediyor

ŞAM (SANA) –  Halep ve İdlib kırsalında cephelerde faaliyet gösteren silahlı kuvvetlerimiz, saldırılarında insansız hava …